» 3 / Âl-i Imrân  18:

Kuran Sırası: 3
İniş Sırası: 89
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200

 » 3 / Âl-i Imrân  Suresi: 18
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. شَهِدَ (ŞHD̃) = şehide : şahiddir (ki)
2. اللَّهُ (ELLH) = llahu : Allah
3. أَنَّهُ (ÊNH) = ennehu : şüphesiz
4. لَا (LE) = lā : yoktur
5. إِلَٰهَ (ÎLH) = ilāhe : tanrı
6. إِلَّا (ÎLE) = illā : başka
7. هُوَ (HV) = huve : O'ndan
8. وَالْمَلَائِكَةُ (VELMLEÙKT) = velmelāiketu : ve melekler
9. وَأُولُو (VÊVLV) = ve ūlū : ve sahipleri
10. الْعِلْمِ (ELALM) = l-ǐlmi : ilim
11. قَائِمًا (GEÙME) = ḳāimen : gözeten
12. بِالْقِسْطِ (BELGSŦ) = bil-ḳisTi : adaletle
13. لَا (LE) = lā : yoktur
14. إِلَٰهَ (ÎLH) = ilāhe : tanrı
15. إِلَّا (ÎLE) = illā : başka
16. هُوَ (HV) = huve : O'ndan
17. الْعَزِيزُ (ELAZYZ) = l-ǎzīzu : azizdir
18. الْحَكِيمُ (ELḪKYM) = l-Hakīmu : hakimdir
şahiddir (ki) | Allah | şüphesiz | yoktur | tanrı | başka | O'ndan | ve melekler | ve sahipleri | ilim | gözeten | adaletle | yoktur | tanrı | başka | O'ndan | azizdir | hakimdir |

[ŞHD̃] [] [] [] [ELH] [] [] [MLK] [EVL] [ALM] [GVM] [GSŦ] [] [ELH] [] [] [AZZ] [ḪKM]
ŞHD̃ ELLH ÊNH LE ÎLH ÎLE HV VELMLEÙKT VÊVLV ELALM GEÙME BELGSŦ LE ÎLH ÎLE HV ELAZYZ ELḪKYM

şehide llahu ennehu ilāhe illā huve velmelāiketu ve ūlū l-ǐlmi ḳāimen bil-ḳisTi ilāhe illā huve l-ǎzīzu l-Hakīmu
شهد الله أنه لا إله إلا هو والملائكة وأولو العلم قائما بالقسط لا إله إلا هو العزيز الحكيم

 » 3 / Âl-i Imrân  Suresi: 18
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
شهد ش ه د | ŞHD̃ ŞHD̃ şehide şahiddir (ki) Bears witness
الله | ELLH llahu Allah Allah
أنه | ÊNH ennehu şüphesiz that [He],
لا | LE yoktur (there is) no
إله ا ل ه | ELH ÎLH ilāhe tanrı god
إلا | ÎLE illā başka except
هو | HV huve O'ndan Him,
والملائكة م ل ك | MLK VELMLEÙKT velmelāiketu ve melekler and (so do) the Angels,
وأولو ا و ل | EVL VÊVLV ve ūlū ve sahipleri and owners
العلم ع ل م | ALM ELALM l-ǐlmi ilim (of) [the] knowledge -
قائما ق و م | GVM GEÙME ḳāimen gözeten standing
بالقسط ق س ط | GSŦ BELGSŦ bil-ḳisTi adaletle in justice.
لا | LE yoktur (There is) no
إله ا ل ه | ELH ÎLH ilāhe tanrı god
إلا | ÎLE illā başka except
هو | HV huve O'ndan Him
العزيز ع ز ز | AZZ ELAZYZ l-ǎzīzu azizdir the All-Mighty,
الحكيم ح ك م | ḪKM ELḪKYM l-Hakīmu hakimdir the All-Wise.

3:18 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

şahiddir (ki) | Allah | şüphesiz | yoktur | tanrı | başka | O'ndan | ve melekler | ve sahipleri | ilim | gözeten | adaletle | yoktur | tanrı | başka | O'ndan | azizdir | hakimdir |

[ŞHD̃] [] [] [] [ELH] [] [] [MLK] [EVL] [ALM] [GVM] [GSŦ] [] [ELH] [] [] [AZZ] [ḪKM]
ŞHD̃ ELLH ÊNH LE ÎLH ÎLE HV VELMLEÙKT VÊVLV ELALM GEÙME BELGSŦ LE ÎLH ÎLE HV ELAZYZ ELḪKYM

şehide llahu ennehu ilāhe illā huve velmelāiketu ve ūlū l-ǐlmi ḳāimen bil-ḳisTi ilāhe illā huve l-ǎzīzu l-Hakīmu
شهد الله أنه لا إله إلا هو والملائكة وأولو العلم قائما بالقسط لا إله إلا هو العزيز الحكيم

[ش ه د] [] [] [] [ا ل ه] [] [] [م ل ك] [ا و ل] [ع ل م] [ق و م] [ق س ط] [] [ا ل ه] [] [] [ع ز ز] [ح ك م]

 » 3 / Âl-i Imrân  Suresi: 18
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
شهد ش ه د | ŞHD̃ ŞHD̃ şehide şahiddir (ki) Bears witness
Şın,He,Dal,
300,5,4,
V – 3rd person masculine singular perfect verb
فعل ماض
الله | ELLH llahu Allah Allah
Elif,Lam,Lam,He,
1,30,30,5,
"PN – nominative proper noun → Allah"
لفظ الجلالة مرفوع
أنه | ÊNH ennehu şüphesiz that [He],
,Nun,He,
,50,5,
ACC – accusative particle
PRON – 3rd person masculine singular object pronoun
حرف نصب من اخوات «ان» والهاء ضمير متصل في محل نصب اسم «ان»
لا | LE yoktur (there is) no
Lam,Elif,
30,1,
NEG – negative particle
نافية تعمل عمل «أن»
إله ا ل ه | ELH ÎLH ilāhe tanrı god
,Lam,He,
,30,5,
N – accusative masculine singular noun
اسم منصوب
إلا | ÎLE illā başka except
,Lam,Elif,
,30,1,
EXP – exceptive particle
أداة استثناء
هو | HV huve O'ndan Him,
He,Vav,
5,6,
PRON – 3rd person masculine singular personal pronoun
ضمير منفصل
والملائكة م ل ك | MLK VELMLEÙKT velmelāiketu ve melekler and (so do) the Angels,
Vav,Elif,Lam,Mim,Lam,Elif,,Kef,Te merbuta,
6,1,30,40,30,1,,20,400,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
N – nominative masculine plural noun
الواو عاطفة
اسم مرفوع
وأولو ا و ل | EVL VÊVLV ve ūlū ve sahipleri and owners
Vav,,Vav,Lam,Vav,
6,,6,30,6,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
N – nominative masculine plural noun
الواو عاطفة
اسم مرفوع
العلم ع ل م | ALM ELALM l-ǐlmi ilim (of) [the] knowledge -
Elif,Lam,Ayn,Lam,Mim,
1,30,70,30,40,
N – genitive masculine noun
اسم مجرور
قائما ق و م | GVM GEÙME ḳāimen gözeten standing
Gaf,Elif,,Mim,Elif,
100,1,,40,1,
N – accusative masculine indefinite active participle
اسم منصوب
بالقسط ق س ط | GSŦ BELGSŦ bil-ḳisTi adaletle in justice.
Be,Elif,Lam,Gaf,Sin,Tı,
2,1,30,100,60,9,
P – prefixed preposition bi
N – genitive masculine noun
جار ومجرور
لا | LE yoktur (There is) no
Lam,Elif,
30,1,
NEG – negative particle
نافية تعمل عمل «أن»
إله ا ل ه | ELH ÎLH ilāhe tanrı god
,Lam,He,
,30,5,
N – accusative masculine singular noun
اسم منصوب
إلا | ÎLE illā başka except
,Lam,Elif,
,30,1,
EXP – exceptive particle
أداة استثناء
هو | HV huve O'ndan Him
He,Vav,
5,6,
PRON – 3rd person masculine singular personal pronoun
ضمير منفصل
العزيز ع ز ز | AZZ ELAZYZ l-ǎzīzu azizdir the All-Mighty,
Elif,Lam,Ayn,Ze,Ye,Ze,
1,30,70,7,10,7,
N – nominative masculine singular noun
اسم مرفوع
الحكيم ح ك م | ḪKM ELḪKYM l-Hakīmu hakimdir the All-Wise.
Elif,Lam,Ha,Kef,Ye,Mim,
1,30,8,20,10,40,
ADJ – nominative masculine singular adjective
صفة مرفوعة
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |شَهِدَ: şahiddir (ki) | اللَّهُ: Allah | أَنَّهُ: şüphesiz | لَا: yoktur | إِلَٰهَ: tanrı | إِلَّا: başka | هُوَ: O'ndan | وَالْمَلَائِكَةُ: ve melekler | وَأُولُو: ve sahipleri | الْعِلْمِ: ilim | قَائِمًا: gözeten | بِالْقِسْطِ: adaletle | لَا: yoktur | إِلَٰهَ: tanrı | إِلَّا: başka | هُوَ: O'ndan | الْعَزِيزُ: azizdir | الْحَكِيمُ: hakimdir |
Kırık Meal (Harekesiz) : |شهد ŞHD̃ şahiddir (ki) | الله ELLH Allah | أنه ÊNH şüphesiz | لا LE yoktur | إله ÎLH tanrı | إلا ÎLE başka | هو HW O'ndan | والملائكة WELMLEÙKT ve melekler | وأولو WÊWLW ve sahipleri | العلم ELALM ilim | قائما GEÙME gözeten | بالقسط BELGSŦ adaletle | لا LE yoktur | إله ÎLH tanrı | إلا ÎLE başka | هو HW O'ndan | العزيز ELAZYZ azizdir | الحكيم ELḪKYM hakimdir |
Kırık Meal (Okunuş) : |şehide: şahiddir (ki) | llahu: Allah | ennehu: şüphesiz | : yoktur | ilāhe: tanrı | illā: başka | huve: O'ndan | velmelāiketu: ve melekler | ve ūlū: ve sahipleri | l-ǐlmi: ilim | ḳāimen: gözeten | bil-ḳisTi: adaletle | : yoktur | ilāhe: tanrı | illā: başka | huve: O'ndan | l-ǎzīzu: azizdir | l-Hakīmu: hakimdir |
Kırık Meal (Transcript) : |ŞHD̃: şahiddir (ki) | ELLH: Allah | ÊNH: şüphesiz | LE: yoktur | ÎLH: tanrı | ÎLE: başka | HV: O'ndan | VELMLEÙKT: ve melekler | VÊVLV: ve sahipleri | ELALM: ilim | GEÙME: gözeten | BELGSŦ: adaletle | LE: yoktur | ÎLH: tanrı | ÎLE: başka | HV: O'ndan | ELAZYZ: azizdir | ELḪKYM: hakimdir |
Abdulbaki Gölpınarlı : Allah, kesin olarak bildirdi ki kendisinden başka yoktur tapacak. Meleklerle bilgi sahipleri de tam bir doğrulukla bunu bildiler, bildirdiler. O üstün Tanrıdan, o hüküm ve hikmet sahibinden başka yoktur tapacak.
Adem Uğur : Allah, adaleti ayakta tutarak (delilleriyle) şu hususu açıklamıştır ki, kendisinden başka ilâh yoktur. Melekler ve ilim sahipleri de (bunu ikrar etmişlerdir. Evet) mutlak güç ve hikmet sahibi Allah'tan başka ilâh yoktur.
Ahmed Hulusi : Allâh şehâdet eder, kendisidir "HÛ"; tanrı yoktur; sadece "HÛ"! Esmâ'sının kuvveleri olanlar (melâike) ve Ulül İlm de (ilim açığa çıkardığı mahaller) bu hakikatin Hak oluşuna şehâdet eder, Adl'i kaîm kılarlar. Tanrı yoktur, sadece "HÛ"; Aziyz, Hakiym'dir.
Ahmet Tekin : Allah, kâinattaki dengeyi, düzeni, mahlûkatın rızkını, hayatın devamını adaletle sağlayan, ebedî âlemde adâletle mükâfatlandırıp cezalandıran, hak ilâhın yalnızca kendisi olduğuna şehâdet etti. Melekler ve âdil, objektif düşünen ilim adamları, âlimler de şehâdet etti. Ondan başka ilâh yoktur. Kudretli, hikmet sahibi ve hükümrandır.
Ahmet Varol : Allah kendinden başka ilah olmadığına şahitlik etti; melekler ve ilim sahipleri de adalet üzere hareket ederek Allah'tan başka ilah olmadığına şahitlik ettiler. Yüce ve hikmet sahibi olan Allah'tan başka ilah yoktur.
Ali Bulaç : Allah, gerçekten kendisinden başka ilah olmadığına şahitlik etti; melekler ve ilim sahipleri de O'ndan başka ilah olmadığına adaletle şahitlik ettiler. Aziz ve Hakim olan O'ndan başka ilah yoktur.
Ali Fikri Yavuz : Allah, kendinden başka ibadete müstahak bir varlık olmadığını delillerle açıkladı. Meleklerle, ilim sahibleri de adâlet ve hak üzere durarak buna iman ettiler. O’ndan başka hiç bir ilâh yoktur. O, tevhîd getirmiyenlere gâliptir; hüküm ve hikmet sahibidir.
Bekir Sadak : Allah, melekler ve adaleti yerine getiren ilim sahibleri, O'ndan baska tanri olmadigina sahidlik etmislerdir. O'ndan baska tanri yoktur, O gucludur, Hakim'dir.
Celal Yıldırım : Allah kendinden başka ilâh olmadığına şehadette bulundu, (varlığının ve birliğinin delil ve belgelerini varlık âleminde sergiledi). Melekler de şehadette bulundu.. İlim sahipleri de adalet ölçülerini ayakta tutarak (O'nun varlığına, birliğine) şahitlik ettiler. O'ndan başka ilâh yok. O, çok güçlüdür, hep üstündür ve her şeyi yerine koyup belli bir amaca yöneltendir.
Diyanet İşleri : Allah, melekler ve ilim sahipleri, ondan başka ilâh olmadığına adaletle şâhitlik ettiler. O’ndan başka ilâh yoktur. O, mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir.
Diyanet İşleri (eski) : Allah, melekler ve adaleti yerine getiren ilim sahibleri, O'ndan başka tanrı olmadığına şahidlik etmişlerdir. O'ndan başka tanrı yoktur, O güçlüdür, Hakim'dir.
Diyanet Vakfi : Allah, adaleti ayakta tutarak (delilleriyle) şu hususu açıklamıştır ki, kendisinden başka ilâh yoktur. Melekler ve ilim sahipleri de (bunu ikrar etmişlerdir. Evet) mutlak güç ve hikmet sahibi Allah'tan başka ilâh yoktur.
Edip Yüksel : ALLAH, kendisinden başka tanrı olmadığına şehadet eder; melekler ve adaleti gözeten ilim sahipleri de... O'ndan başka tanrı yoktur. Üstündür, Bilgedir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Allah şehadet eyledi şu gerçeğe ki, başka tanrı yok, ancak O vardır. Bütün melekler ve ilim uluları da dosdoğru olarak buna şahittir ki, başka tanrı yok, ancak O aziz, O hakîm vardır.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Allah kendisinden başka tanrı olmadığına şahittir. Bütün melekler ve ilim uluları da adaleti yerine getirerek şahittirler. O'ndan başka tanrı yoktur; güçlüdür, hikmet sahibidir O.
Elmalılı Hamdi Yazır : Şahadet eyledi Allah şu hakikate: «başka Tanrı yok ancak o», bütün meleklerle ilim uluları da adl-ü hakkaniyyetle durarak şahid: başka Tanrı yok ancak o, azîz o hakîm o.
Fizilal-il Kuran : Allah'tan başka ilâh olmadığına ve O'nun adaleti ayakta tuttuğuna Allah'ın kendisi, melekler ve bilgili kullar tanıktır. O'ndan başka ilâh yoktur. O üstün iradeli ve hikmet sahibidir.
Gültekin Onan : Tanrı, gerçekten kendisinden başka tanrı olmadığına şahitlik etti; melekler ve ilim sahipleri de O'ndan başka tanrı olmadığına adaletle şahitlik ettiler. Aziz ve Hakim olan O'ndan başka tanrı yoktur.
Hakkı Yılmaz : Allah, doğadaki güçler/haberci âyetler ve hakkaniyeti ayakta tutan bilgi sahipleri, şüphesiz Allah'tan başka ilâh diye bir şeyin olmadığına tanıklık etti. O, en üstün, en güçlü, en şerefli, mağlûp edilmesi mümkün olmayan/mutlak galip olandan, en iyi yasa koyandan başka ilâh diye bir şey yoktur.
Hasan Basri Çantay : Allah, şu hakıykatı: Kendinden başka hiç bir Tanrı olmadığını, adaleti ayakda tutarak (delilleriyle, âyetleriyle) açıkladı. Melekler (bunu ikrar etdi, hakıykî) ilim saahibleri (nebiler, âlimler) de (böylece inandı). Ondan başka hiç bir Tanrı yokdur. (O), mutlak gaalibdir, yegâne hüküm ve hikmet saahibidîr.
Hayrat Neşriyat : Allah, adâleti kaim kılarak kendisinden başka ilâh olmadığına şâhidlik etti; melekler ve ilim sâhibleri de (adâletle kaim olarak buna şâhidlik ettiler). O’ndan başka ilâh yoktur;(O,) Azîz (kudreti dâimâ galib gelen)dir, Hakîm (her işi hikmetli olan)dır.
İbni Kesir : Allah, şehadet etti ki: Gerçekten O'ndan başka ilah yoktur. Melekler ve ilim sahibleri de adaleti ayakta tutarak buna şehadet ettiler; O'ndan başka ilah yoktur. O, Aziz'dir, Hakim'dir.
İskender Evrenosoğlu : Allah, şehâdet (şahitlik) etti: Muhakkak ki O'ndan başka ilâh yoktur. Melekler ve ilim sahipleri de adaletle kâim oldular (şahit oldular) ki, O'ndan başka ilâh yoktur, (O) Azîz'dir, Hakîm'dir.
Muhammed Esed : Allah, (bizatihi Kendisi) ile melekler ve hak ve adaleti gözeten ilim sahipleri O'ndan başka tanrı olmadığına şahittir: O'ndan başka tanrı yoktur, Kudret ve Hikmet Sahibi(dir).
Ömer Nasuhi Bilmen : Allah Teâlâ, kendisinden başka bir ilâh bulunmadığına adâletle kâim olarak şehâdet etmiştir. Melekler de, ilim sahipleri de (şehâdette bulunmuşlardır). O hakîmden başka asla bir ilâh yoktur.
Ömer Öngüt : Allah kendisinden başka ilâh olmadığına şâhitlik etmiştir. Melekler ve adâleti yerine getiren ilim sahipleri de O'ndan başka ilâh olmadığına şâhitlik ettiler. O Azîz'dir, hükmünde hikmet sahibidir.
Şaban Piriş : Allah şahittir ki kendisinden başka bir ilah yoktur. Melekler ve adaleti ayakta tutan ilim sahipleri de (buna şahittir.) O’ndan başka ilah yoktur. O, azizdir, hakimdir.
Suat Yıldırım : Allah’tan başka tanrı bulunmadığına şahid bizzat Allah’tır. Bütün melekler, hak ve adaletten ayrılmayan ilim adamları da bu gerçeğe, aziz ve hakîm (mutlak galip, tam hüküm ve hikmet sahibi) Allah’tan başka tanrı olmadığına şahittirler.
Süleyman Ateş : Allâh, kendisinden başka tanrı olmadığına şâhiddir. Melekler ve ilim sâhipleri de adâletle şâhiddir (ki O'ndan başka tanrı yoktur. O), azizdir, hakimdir.
Tefhim-ul Kuran : Allah, gerçekten kendisinden başka ilah olmadığına şahitlik etti; melekler ve ilim sahipleri de O'ndan başka ilah olmadığına adaletle şahitlik ettiler. Aziz ve hakim olan O'ndan başka ilah yoktur.
Ümit Şimşek : Ondan başka tanrı olmadığına, bizzat Allah şahitlik etmiştir. Melekler ile, adaletten ayrılmayan ilim sahipleri de buna şahittir. Ondan başka tanrı yoktur; O herşeyin mutlak galibi ve sonsuz hikmet sahibidir.
Yaşar Nuri Öztürk : Allah, kendisinden başka tanrı olmadığına tanıktır. Meleklerle ilim sahipleri de adalet ölçüsüne sarılarak tanıklık etmişlerdir ki, o Azîz ve Hakîm olandan başka hiçbir ilah yoktur.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}