» 6 / En’âm  39:

Kuran Sırası: 6
İniş Sırası: 55
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165

 » 6 / En’âm  Suresi: 39
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. وَالَّذِينَ (VELZ̃YN) = velleƶīne : kimseler
2. كَذَّبُوا (KZ̃BVE) = keƶƶebū : yalanlayan(lar)
3. بِايَاتِنَا (B ËYETNE) = biāyātinā : bizim ayetlerimizi
4. صُمٌّ (ṦM) = Summun : sağırdırlar
5. وَبُكْمٌ (VBKM) = ve bukmun : ve dilsizdirler
6. فِي (FY) = fī : içinde
7. الظُّلُمَاتِ (ELƵLMET) = Z-Zulumāti : karanlıklar
8. مَنْ (MN) = men : kimseyi
9. يَشَإِ (YŞÎ) = yeşei : dilediği
10. اللَّهُ (ELLH) = llahu : Allah
11. يُضْلِلْهُ (YŽLLH) = yuDlilhu : şaşırtır
12. وَمَنْ (VMN) = ve men : ve kimseyi de
13. يَشَأْ (YŞÊ) = yeşe' : dilediği
14. يَجْعَلْهُ (YCALH) = yec'ǎlhu : koyar
15. عَلَىٰ (AL) = ǎlā : üzerine
16. صِرَاطٍ (ṦREŦ) = SirāTin : yol
17. مُسْتَقِيمٍ (MSTGYM) = musteḳīmin : doğru
kimseler | yalanlayan(lar) | bizim ayetlerimizi | sağırdırlar | ve dilsizdirler | içinde | karanlıklar | kimseyi | dilediği | Allah | şaşırtır | ve kimseyi de | dilediği | koyar | üzerine | yol | doğru |

[] [KZ̃B] [EYY] [ṦMM] [BKM] [] [ƵLM] [] [ŞYE] [] [ŽLL] [] [ŞYE] [CAL] [] [ṦRŦ] [GVM]
VELZ̃YN KZ̃BVE B ËYETNE ṦM VBKM FY ELƵLMET MN YŞÎ ELLH YŽLLH VMN YŞÊ YCALH AL ṦREŦ MSTGYM

velleƶīne keƶƶebū biāyātinā Summun ve bukmun Z-Zulumāti men yeşei llahu yuDlilhu ve men yeşe' yec'ǎlhu ǎlā SirāTin musteḳīmin
والذين كذبوا بآياتنا صم وبكم في الظلمات من يشإ الله يضلله ومن يشأ يجعله على صراط مستقيم

 » 6 / En’âm  Suresi: 39
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
والذين | VELZ̃YN velleƶīne kimseler And those who
كذبوا ك ذ ب | KZ̃B KZ̃BVE keƶƶebū yalanlayan(lar) rejected
بآياتنا ا ي ي | EYY B ËYETNE biāyātinā bizim ayetlerimizi Our Verses
صم ص م م | ṦMM ṦM Summun sağırdırlar (are) deaf
وبكم ب ك م | BKM VBKM ve bukmun ve dilsizdirler and dumb
في | FY içinde in
الظلمات ظ ل م | ƵLM ELƵLMET Z-Zulumāti karanlıklar the darkness[es].
من | MN men kimseyi Whoever
يشإ ش ي ا | ŞYE YŞÎ yeşei dilediği wills
الله | ELLH llahu Allah Allah -
يضلله ض ل ل | ŽLL YŽLLH yuDlilhu şaşırtır He lets him go astray
ومن | VMN ve men ve kimseyi de and whoever
يشأ ش ي ا | ŞYE YŞÊ yeşe' dilediği He wills -
يجعله ج ع ل | CAL YCALH yec'ǎlhu koyar He places him
على | AL ǎlā üzerine on
صراط ص ر ط | ṦRŦ ṦREŦ SirāTin yol (the) way,
مستقيم ق و م | GVM MSTGYM musteḳīmin doğru (the) straight.

6:39 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

kimseler | yalanlayan(lar) | bizim ayetlerimizi | sağırdırlar | ve dilsizdirler | içinde | karanlıklar | kimseyi | dilediği | Allah | şaşırtır | ve kimseyi de | dilediği | koyar | üzerine | yol | doğru |

[] [KZ̃B] [EYY] [ṦMM] [BKM] [] [ƵLM] [] [ŞYE] [] [ŽLL] [] [ŞYE] [CAL] [] [ṦRŦ] [GVM]
VELZ̃YN KZ̃BVE B ËYETNE ṦM VBKM FY ELƵLMET MN YŞÎ ELLH YŽLLH VMN YŞÊ YCALH AL ṦREŦ MSTGYM

velleƶīne keƶƶebū biāyātinā Summun ve bukmun Z-Zulumāti men yeşei llahu yuDlilhu ve men yeşe' yec'ǎlhu ǎlā SirāTin musteḳīmin
والذين كذبوا بآياتنا صم وبكم في الظلمات من يشإ الله يضلله ومن يشأ يجعله على صراط مستقيم

[] [ك ذ ب] [ا ي ي] [ص م م] [ب ك م] [] [ظ ل م] [] [ش ي ا] [] [ض ل ل] [] [ش ي ا] [ج ع ل] [] [ص ر ط] [ق و م]

 » 6 / En’âm  Suresi: 39
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
والذين | VELZ̃YN velleƶīne kimseler And those who
Vav,Elif,Lam,Zel,Ye,Nun,
6,1,30,700,10,50,
REM – prefixed resumption particle
REL – masculine plural relative pronoun
الواو استئنافية
اسم موصول
كذبوا ك ذ ب | KZ̃B KZ̃BVE keƶƶebū yalanlayan(lar) rejected
Kef,Zel,Be,Vav,Elif,
20,700,2,6,1,
V – 3rd person masculine plural (form II) perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
بآياتنا ا ي ي | EYY B ËYETNE biāyātinā bizim ayetlerimizi Our Verses
Be,,Ye,Elif,Te,Nun,Elif,
2,,10,1,400,50,1,
P – prefixed preposition bi
N – genitive feminine plural noun
PRON – 1st person plural possessive pronoun
جار ومجرور و«نا» ضمير متصل في محل جر بالاضافة
صم ص م م | ṦMM ṦM Summun sağırdırlar (are) deaf
Sad,Mim,
90,40,
N – nominative plural indefinite noun
اسم مرفوع
وبكم ب ك م | BKM VBKM ve bukmun ve dilsizdirler and dumb
Vav,Be,Kef,Mim,
6,2,20,40,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
N – nominative plural indefinite noun
الواو عاطفة
اسم مرفوع
في | FY içinde in
Fe,Ye,
80,10,
P – preposition
حرف جر
الظلمات ظ ل م | ƵLM ELƵLMET Z-Zulumāti karanlıklar the darkness[es].
Elif,Lam,Zı,Lam,Mim,Elif,Te,
1,30,900,30,40,1,400,
N – genitive feminine plural noun
اسم مجرور
من | MN men kimseyi Whoever
Mim,Nun,
40,50,
COND – conditional noun
اسم شرط
يشإ ش ي ا | ŞYE YŞÎ yeşei dilediği wills
Ye,Şın,,
10,300,,
V – 3rd person masculine singular imperfect verb, jussive mood
فعل مضارع مجزوم
الله | ELLH llahu Allah Allah -
Elif,Lam,Lam,He,
1,30,30,5,
"PN – nominative proper noun → Allah"
لفظ الجلالة مرفوع
يضلله ض ل ل | ŽLL YŽLLH yuDlilhu şaşırtır He lets him go astray
Ye,Dad,Lam,Lam,He,
10,800,30,30,5,
V – 3rd person masculine singular (form IV) imperfect verb, jussive mood
PRON – 3rd person masculine singular object pronoun
فعل مضارع مجزوم والهاء ضمير متصل في محل نصب مفعول به
ومن | VMN ve men ve kimseyi de and whoever
Vav,Mim,Nun,
6,40,50,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
COND – conditional noun
الواو عاطفة
اسم شرط
يشأ ش ي ا | ŞYE YŞÊ yeşe' dilediği He wills -
Ye,Şın,,
10,300,,
V – 3rd person masculine singular imperfect verb, jussive mood
فعل مضارع مجزوم
يجعله ج ع ل | CAL YCALH yec'ǎlhu koyar He places him
Ye,Cim,Ayn,Lam,He,
10,3,70,30,5,
V – 3rd person masculine singular imperfect verb, jussive mood
PRON – 3rd person masculine singular object pronoun
فعل مضارع مجزوم والهاء ضمير متصل في محل نصب مفعول به
على | AL ǎlā üzerine on
Ayn,Lam,,
70,30,,
P – preposition
حرف جر
صراط ص ر ط | ṦRŦ ṦREŦ SirāTin yol (the) way,
Sad,Re,Elif,Tı,
90,200,1,9,
N – genitive masculine indefinite noun
اسم مجرور
مستقيم ق و م | GVM MSTGYM musteḳīmin doğru (the) straight.
Mim,Sin,Te,Gaf,Ye,Mim,
40,60,400,100,10,40,
ADJ – genitive masculine indefinite (form X) active participle
صفة مجرورة
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |وَالَّذِينَ: kimseler | كَذَّبُوا: yalanlayan(lar) | بِايَاتِنَا: bizim ayetlerimizi | صُمٌّ: sağırdırlar | وَبُكْمٌ: ve dilsizdirler | فِي: içinde | الظُّلُمَاتِ: karanlıklar | مَنْ: kimseyi | يَشَإِ: dilediği | اللَّهُ: Allah | يُضْلِلْهُ: şaşırtır | وَمَنْ: ve kimseyi de | يَشَأْ: dilediği | يَجْعَلْهُ: koyar | عَلَىٰ: üzerine | صِرَاطٍ: yol | مُسْتَقِيمٍ: doğru |
Kırık Meal (Harekesiz) : |والذين WELZ̃YN kimseler | كذبوا KZ̃BWE yalanlayan(lar) | بآياتنا B ËYETNE bizim ayetlerimizi | صم ṦM sağırdırlar | وبكم WBKM ve dilsizdirler | في FY içinde | الظلمات ELƵLMET karanlıklar | من MN kimseyi | يشإ YŞÎ dilediği | الله ELLH Allah | يضلله YŽLLH şaşırtır | ومن WMN ve kimseyi de | يشأ YŞÊ dilediği | يجعله YCALH koyar | على AL üzerine | صراط ṦREŦ yol | مستقيم MSTGYM doğru |
Kırık Meal (Okunuş) : |velleƶīne: kimseler | keƶƶebū: yalanlayan(lar) | biāyātinā: bizim ayetlerimizi | Summun: sağırdırlar | ve bukmun: ve dilsizdirler | : içinde | Z-Zulumāti: karanlıklar | men: kimseyi | yeşei: dilediği | llahu: Allah | yuDlilhu: şaşırtır | ve men: ve kimseyi de | yeşe': dilediği | yec'ǎlhu: koyar | ǎlā: üzerine | SirāTin: yol | musteḳīmin: doğru |
Kırık Meal (Transcript) : |VELZ̃YN: kimseler | KZ̃BVE: yalanlayan(lar) | B ËYETNE: bizim ayetlerimizi | ṦM: sağırdırlar | VBKM: ve dilsizdirler | FY: içinde | ELƵLMET: karanlıklar | MN: kimseyi | YŞÎ: dilediği | ELLH: Allah | YŽLLH: şaşırtır | VMN: ve kimseyi de | YŞÊ: dilediği | YCALH: koyar | AL: üzerine | ṦREŦ: yol | MSTGYM: doğru |
Abdulbaki Gölpınarlı : Âyetlerimizi yalanlayanlar, karanlıklarda kalmış sağırlardır, körlerdir. Allah kimi isterse doğru yoldan saptırır ve kimi dilerse doğru yola sevk eder.
Adem Uğur : Ayetlerimizi yalanlayanlar karanlıklar içinde kalmış sağır ve dilsizlerdir. Allah kimi dilerse onu şaşırtır, dilediği kimseyi de doğru yola iletir.
Ahmed Hulusi : İşaretlerimizdekileri yalanlayanlar, karanlıklar içinde kalmış sağırlar (hakikatlerini algılayamayanlar) ve dilsizlerdirler (Hakk'ı itiraf etmeyenler). Allâh dilediğini saptırır, dilediğini de sırat-ı müstakimde tutar!
Ahmet Tekin : Âyetlerimizi, Kur’ân’ımızı yalanlayanlar, inkâr ve cehalet karanlıkları içinde sağır ve dilsiz kesilenlerdir. Allah sünnetine, düzeninin yasalarına uygun olarak, iradesinin tecellisine tâbi, akıllı ve sorumlu kimselerin hak yoldan uzaklaşıp dalâleti, bozuk düzeni, helâki tercihlerine özgürlük tanır. Sünnetine, düzeninin yasalarına uygun olarak, iradesinin tecellisine tâbi, akıllı ve sorumlu kimseyi de doğru, muhkem, güvenli yolda yürütür, görevlendirir, İslâmî hayatı yaşatır.
Ahmet Varol : Ayetlerimizi yalanlayanlar karanlıklarda kalmış sağır ve dilsizlerdir. Allah dilediği kimseyi saptırır dilediği kimseyi de doğru yol üzere koyar.
Ali Bulaç : Bizim ayetlerimizi yalan sayanlar karanlıklar içinde sağırdırlar, dilsizdirler. Allah, kimi dilerse onu şaşırtıp saptırır, kimi dilerse de onu dosdoğru yol üzerinde kılar.
Ali Fikri Yavuz : Âyetlerimizi yalanlıyanlar, cehâlet ve küfür karanlığında kalmış bir takım sağırlar ve dilsizlerdir (Kur’an’ı dinlemezler ve hakkı söylemezler). Allah, dilediği kimseyi sapıtır, dilediğini de doğru yol üzerinde bulundurur.
Bekir Sadak : Ayetlerimizi yalanlayanlar karanliklarda kalmis sagir ve dilsizlerdir. Allah kimi dilerse onu saptirir ve kimi dilerse onu dogru yola koyar.
Celal Yıldırım : Âyetlerimizi yalanlayanlar ise, karanlıklar içinde bir sürü sağırlar ve dilsizlerdir. Allah dilediğini doğru yoldan saptırır, dilediğini de doğru yol üzerinde bulundurur.
Diyanet İşleri : Âyetlerimizi yalanlayanlar, karanlıklar içerisindeki birtakım sağırlar ve dilsizlerdir. Allah, kimi dilerse onu şaşırtır. Kimi de dilerse onu dosdoğru yol üzere kılar.
Diyanet İşleri (eski) : Ayetlerimizi yalanlayanlar karanlıklarda kalmış sağır ve dilsizlerdir. Allah kimi dilerse onu saptırır ve kimi dilerse onu doğru yola koyar.
Diyanet Vakfi : Âyetlerimizi yalanlayanlar karanlıklar içinde kalmış sağır ve dilsizlerdir. Allah kimi dilerse onu şaşırtır, dilediği kimseyi de doğru yola iletir.
Edip Yüksel : Ayetlerimizi yalan diyenler karanlıklar içinde bulunan birer sağır ve dilsizdirler. ALLAH kimi dilerse saptırır, kimi de dilerse doğru yola koyar.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Âyetlerimizi yalanlayanlar, karanlıklar içinde kalmış sağır ve dilsizlerdir. Allah dilediği kimseyi şaşırtır, dilediği kimseyi de doğru yola koyar.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Ayetlerimize yalan diyenler karanlıklar içinde bir sürü sağırlar ve dilsizlerdir. Kim dilerse Allah onu şaşırtır, dilediği kimseyi de doğru bir yol üzerinde bulundurur.
Elmalılı Hamdi Yazır : Âyetlerimize yalan diyenler, bir takım sağırlar ve dilsizlerdir, zulmetler içindedirler, kimi dilerse Allah şaşırtır, kimi de dilerse bir tarikı müstekîm üzerinde bulundurur
Fizilal-il Kuran : Bizim ayetlerimizi yalanlayanlar karanlıklar içinde bocalayan sağırlar ve dilsizlerdir. Allah dilediği kimseyi şaşırtır, dilediği kimseyi de doğru yola iletir.
Gültekin Onan : Bizim ayetlerimizi yalan sayanlar karanlıklar içinde sağırdırlar, dilsizdirler. Tanrı kimi dilerse onu şaşırtıp saptırır, kimi dilerse onu dosdoğru yol üzerinde kılar.
Hakkı Yılmaz : Âyetlerimizi yalanlayan şu kimseler de karanlıklar içindeki sağır ve dilsizlerdir. Her kim dilerse Allah onu şaşırtır, kim de dilerse onu doğru yol üzerine bırakır.
Hasan Basri Çantay : Âyetlerimizi yalanlayanlar karanlıklarda (kalmış) sağırlar, dilsizlerdir. Allah kimi dilerse onu şaşırtır, kimi de dilerse onu doğru yol üstünde tutar.
Hayrat Neşriyat : Hem âyetlerimizi yalanlayanlar, karanlıklar içinde kalmış sağırlar ve dilsizlerdir. Allah kimi dilerse, onu (küfründeki inadı sebebiyle) dalâlete atar. Kimi de dilerse, onu(hikmetine binâen kendi lütfundan) dosdoğru bir yol üzere kılar.
İbni Kesir : Ayetlerimizi yalanlayanlar ise; karanlıklarda kalmış sağırlar, dilsizlerdir. Allah; kimi dilerse, onu şaşırtır. Kimi de dilerse; onu dosdoğru yol üstünde tutar.
İskender Evrenosoğlu : Âyetlerimizi yalanlayanlar, karanlıklar içinde sağırdırlar, dilsizdirler. Allah (dilediğini) kimi dilerse onu dalâlette bırakır. Ve kimi dilerse onu, Sıratı Mustakîm (Allah'a ulaştıran yol) üzerinde kılar.
Muhammed Esed : Mesajlarımızı yalanlayanlar, zifiri karanlığa gömülmüş sağırlar ve dilsizlerdir. Allah kimi dilerse onu saptırır; ve dilediğini de dosdoğru yola yöneltir.
Ömer Nasuhi Bilmen : Ve o kimseler ki, Bizim âyetlerimizi yalanladılar. Zulmetler içinde kalmış birtakım sağır ve dilsizlerdir. Allah Teâlâ kimi dilerse şaşırtır, kimi de dilerse doğru bir yol üzerinde kılar.
Ömer Öngüt : Âyetlerimizi yalanlayanlar, cehalet ve küfür karanlığında kalmış bir takım sağırlar ve dilsizlerdir. Allah dilediği kimseyi saptırır, dilediği kimseyi de doğru yol üzerinde bulundurur.
Şaban Piriş : Ayetlerimizi yalanlayanlar, karanlıklar içinde kalmış sağır ve dilsizlerdir; Allah dilediğini sapıklıkta bırakır, dilediğini de dosdoğru yola yöneltir.
Suat Yıldırım : Âyetlerimizi yalan sayanlar, karanlıklar içinde olan birtakım sağırlar ve dilsizlerdir. Allah dilediğini saptırır, dilediğini de doğru yola koyar.
Süleyman Ateş : Bizim âyetlerimizi yalanlayanlar, karanlıklar içinde kalmış sağır ve dilsizlerdir. Allâh dilediği kimseyi şaşırtır, dilediği kimseyi de doğru yola koyar.
Tefhim-ul Kuran : Bizim ayetlerimizi yalan sayanlar karanlıklar içinde sağırdırlar, dilsizdirler. Allah, kimi dilerse onu şaşırtıp saptırır, kimi dilerse de onu dosdoğru yol üzerinde kılar.
Ümit Şimşek : Âyetlerimizi yalanlayanlar, karanlıklar içindeki sağır ve dilsizlerdir. Allah dilediğini saptırır; dilediğini de dosdoğru bir yola koyar.
Yaşar Nuri Öztürk : Bizim ayetlerimizi yalanlayanlar, karanlıklara gömülmüş sağır ve dilsizlerdir. Allah, dilediği/dileyen kişiyi şaşırtır, dilediğini/dileyeni de dosdoğru yol üzerine koyar.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}