» 2 / Bakara  64:

Kuran Sırası: 2
İniş Sırası: 87
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286

 » 2 / Bakara  Suresi: 64
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. ثُمَّ (S̃M) = ṧumme : sonra
2. تَوَلَّيْتُمْ (TVLYTM) = tevelleytum : dönmüştünüz
3. مِنْ (MN) = min : -ından
4. بَعْدِ (BAD̃) = beǎ'di : ard-
5. ذَٰلِكَ (Z̃LK) = ƶālike : bunun
6. فَلَوْلَا (FLVLE) = felevlā : eğer olmasaydı
7. فَضْلُ (FŽL) = feDlu : iyiliği
8. اللَّهِ (ELLH) = llahi : Allah'ın
9. عَلَيْكُمْ (ALYKM) = ǎleykum : size
10. وَرَحْمَتُهُ (VRḪMTH) = ve raHmetuhu : ve merhameti
11. لَكُنْتُمْ (LKNTM) = lekuntum : elbette olurdunuz
12. مِنَ (MN) = mine : -dan
13. الْخَاسِرِينَ (ELḢESRYN) = l-ḣāsirīne : ziyana uğrayanlar-
sonra | dönmüştünüz | -ından | ard- | bunun | eğer olmasaydı | iyiliği | Allah'ın | size | ve merhameti | elbette olurdunuz | -dan | ziyana uğrayanlar- |

[] [VLY] [] [BAD̃] [] [] [FŽL] [] [] [RḪM] [KVN] [] [ḢSR]
S̃M TVLYTM MN BAD̃ Z̃LK FLVLE FŽL ELLH ALYKM VRḪMTH LKNTM MN ELḢESRYN

ṧumme tevelleytum min beǎ'di ƶālike felevlā feDlu llahi ǎleykum ve raHmetuhu lekuntum mine l-ḣāsirīne
ثم توليتم من بعد ذلك فلولا فضل الله عليكم ورحمته لكنتم من الخاسرين

 » 2 / Bakara  Suresi: 64
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
ثم | S̃M ṧumme sonra Then
توليتم و ل ي | VLY TVLYTM tevelleytum dönmüştünüz you turned away
من | MN min -ından from
بعد ب ع د | BAD̃ BAD̃ beǎ'di ard- after
ذلك | Z̃LK ƶālike bunun that.
فلولا | FLVLE felevlā eğer olmasaydı So if not
فضل ف ض ل | FŽL FŽL feDlu iyiliği (for the) Grace
الله | ELLH llahi Allah'ın (of) Allah
عليكم | ALYKM ǎleykum size upon you
ورحمته ر ح م | RḪM VRḪMTH ve raHmetuhu ve merhameti and His Mercy,
لكنتم ك و ن | KVN LKNTM lekuntum elbette olurdunuz surely you would have been
من | MN mine -dan of
الخاسرين خ س ر | ḢSR ELḢESRYN l-ḣāsirīne ziyana uğrayanlar- the losers.

2:64 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

sonra | dönmüştünüz | -ından | ard- | bunun | eğer olmasaydı | iyiliği | Allah'ın | size | ve merhameti | elbette olurdunuz | -dan | ziyana uğrayanlar- |

[] [VLY] [] [BAD̃] [] [] [FŽL] [] [] [RḪM] [KVN] [] [ḢSR]
S̃M TVLYTM MN BAD̃ Z̃LK FLVLE FŽL ELLH ALYKM VRḪMTH LKNTM MN ELḢESRYN

ṧumme tevelleytum min beǎ'di ƶālike felevlā feDlu llahi ǎleykum ve raHmetuhu lekuntum mine l-ḣāsirīne
ثم توليتم من بعد ذلك فلولا فضل الله عليكم ورحمته لكنتم من الخاسرين

[] [و ل ي] [] [ب ع د] [] [] [ف ض ل] [] [] [ر ح م] [ك و ن] [] [خ س ر]

 » 2 / Bakara  Suresi: 64
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
ثم | S̃M ṧumme sonra Then
Se,Mim,
500,40,
CONJ – coordinating conjunction
حرف عطف
توليتم و ل ي | VLY TVLYTM tevelleytum dönmüştünüz you turned away
Te,Vav,Lam,Ye,Te,Mim,
400,6,30,10,400,40,
V – 2nd person masculine plural (form V) perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض والتاء ضمير متصل في محل رفع فاعل
من | MN min -ından from
Mim,Nun,
40,50,
P – preposition
حرف جر
بعد ب ع د | BAD̃ BAD̃ beǎ'di ard- after
Be,Ayn,Dal,
2,70,4,
N – genitive noun
اسم مجرور
ذلك | Z̃LK ƶālike bunun that.
Zel,Lam,Kef,
700,30,20,
DEM – masculine singular demonstrative pronoun
اسم اشارة
فلولا | FLVLE felevlā eğer olmasaydı So if not
Fe,Lam,Vav,Lam,Elif,
80,30,6,30,1,
REM – prefixed resumption particle
COND – conditional particle
الفاء استئنافية
حرف شرط
فضل ف ض ل | FŽL FŽL feDlu iyiliği (for the) Grace
Fe,Dad,Lam,
80,800,30,
N – nominative masculine noun
اسم مرفوع
الله | ELLH llahi Allah'ın (of) Allah
Elif,Lam,Lam,He,
1,30,30,5,
"PN – genitive proper noun → Allah"
لفظ الجلالة مجرور
عليكم | ALYKM ǎleykum size upon you
Ayn,Lam,Ye,Kef,Mim,
70,30,10,20,40,
P – preposition
PRON – 2nd person masculine plural object pronoun
جار ومجرور
ورحمته ر ح م | RḪM VRḪMTH ve raHmetuhu ve merhameti and His Mercy,
Vav,Re,Ha,Mim,Te,He,
6,200,8,40,400,5,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
N – nominative feminine noun
PRON – 3rd person masculine singular possessive pronoun
الواو عاطفة
اسم مرفوع والهاء ضمير متصل في محل جر بالاضافة
لكنتم ك و ن | KVN LKNTM lekuntum elbette olurdunuz surely you would have been
Lam,Kef,Nun,Te,Mim,
30,20,50,400,40,
EMPH – emphatic prefix lām
V – 2nd person masculine plural perfect verb
PRON – subject pronoun
اللام لام التوكيد
فعل ماض والتاء ضمير متصل في محل رفع اسم «كان»
من | MN mine -dan of
Mim,Nun,
40,50,
P – preposition
حرف جر
الخاسرين خ س ر | ḢSR ELḢESRYN l-ḣāsirīne ziyana uğrayanlar- the losers.
Elif,Lam,Hı,Elif,Sin,Re,Ye,Nun,
1,30,600,1,60,200,10,50,
N – genitive masculine plural active participle
اسم مجرور
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |ثُمَّ: sonra | تَوَلَّيْتُمْ: dönmüştünüz | مِنْ: -ından | بَعْدِ: ard- | ذَٰلِكَ: bunun | فَلَوْلَا: eğer olmasaydı | فَضْلُ: iyiliği | اللَّهِ: Allah'ın | عَلَيْكُمْ: size | وَرَحْمَتُهُ: ve merhameti | لَكُنْتُمْ: elbette olurdunuz | مِنَ: -dan | الْخَاسِرِينَ: ziyana uğrayanlar- |
Kırık Meal (Harekesiz) : |ثم S̃M sonra | توليتم TWLYTM dönmüştünüz | من MN -ından | بعد BAD̃ ard- | ذلك Z̃LK bunun | فلولا FLWLE eğer olmasaydı | فضل FŽL iyiliği | الله ELLH Allah'ın | عليكم ALYKM size | ورحمته WRḪMTH ve merhameti | لكنتم LKNTM elbette olurdunuz | من MN -dan | الخاسرين ELḢESRYN ziyana uğrayanlar- |
Kırık Meal (Okunuş) : |ṧumme: sonra | tevelleytum: dönmüştünüz | min: -ından | beǎ'di: ard- | ƶālike: bunun | felevlā: eğer olmasaydı | feDlu: iyiliği | llahi: Allah'ın | ǎleykum: size | ve raHmetuhu: ve merhameti | lekuntum: elbette olurdunuz | mine: -dan | l-ḣāsirīne: ziyana uğrayanlar- |
Kırık Meal (Transcript) : |S̃M: sonra | TVLYTM: dönmüştünüz | MN: -ından | BAD̃: ard- | Z̃LK: bunun | FLVLE: eğer olmasaydı | FŽL: iyiliği | ELLH: Allah'ın | ALYKM: size | VRḪMTH: ve merhameti | LKNTM: elbette olurdunuz | MN: -dan | ELḢESRYN: ziyana uğrayanlar- |
Abdulbaki Gölpınarlı : Bundan sonra gene yüz çevirmiştiniz. Allah'ın ihsânı ve rahmeti olmasaydı ziyankârlardan olurdunuz ya.
Adem Uğur : Ondan sonra sözünüzden dönmüştünüz. Eğer sizin üzerinizde Allah'ın ihsanı ve rahmeti olmasaydı, muhakkak zarara uğrayanlardan olurdunuz.
Ahmed Hulusi : Oysa bunun ardından yine yüz çevirip eski hâlinize döndünüz! Allâh'ın fazlı ve rahmeti olmasa kesin hüsrana uğrayanlardan olurdunuz.
Ahmet Tekin : Verdiğiniz sözün akabinde, sözünüzden dönüp, halkı arzuladığınız istikamette yönlendirdiniz. Eğer üzerinizde Allah’ın lütfu ve rahmeti olmasaydı, herhalde zarara uğrayanlardan olurdunuz.
Ahmet Varol : Siz bu olaydan sonra yine yüz çevirdiniz. Eğer Allah'ın size lütfu ve rahmeti olmasaydı zarara (hüsrana) uğrayanlardan olurdunuz.
Ali Bulaç : Siz ise, bundan sonra da yüz çevirdiniz. Eğer Allah'ın üzerinizdeki fazlı (lütuf ve ihsanı) ve rahmeti olmasaydı, siz gerçekten hüsrana uğrayanlardan olurdunuz.
Ali Fikri Yavuz : İtaat için sağlam söz verdikten sonra, arkasından döneklik ettiniz. Eğer Allah’ın fazlı ve rahmeti üzerinize inmeyeydi, elbette kendini aldatmışlardan olurdunuz.
Bekir Sadak : Bundan sonra yine yuz cevirdiniz; eger Allah'in size bol nimeti ve merhameti olmasaydi, muhakkak zarara ugrayanlardan olurdunuz.
Celal Yıldırım : Bundan sonra yine yüzçevirmiştiniz. Allah'ın size fazl-u rahmeti olmasaydı, nerhalde zarara uğrayanlardan olurdunuz.
Diyanet İşleri : Bundan sonra yine yüz çevirdiniz. Allah’ın bol nimeti ve merhameti olmasaydı, herhâlde ziyana uğrayanlardan olurdunuz.
Diyanet İşleri (eski) : Bundan sonra yine yüz çevirdiniz; eğer Allah'ın size bol nimeti ve merhameti olmasaydı, muhakkak zarara uğrayanlardan olurdunuz.
Diyanet Vakfi : Ondan sonra sözünüzden dönmüştünüz. Eğer sizin üzerinizde Allah'ın ihsanı ve rahmeti olmasaydı, muhakkak zarara uğrayanlardan olurdunuz.
Edip Yüksel : Fakat bundan sonra da yüz çevirdiniz. ALLAH'ın size bol nimeti ve merhameti olmasaydı kaybederdiniz.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Sonra verdiğiniz sözün arkasından yüz çevirdiniz, eğer üzerinizde Allah'ın lütfu ve rahmeti olmasa idi herhalde zarara uğrayanlardan olurdunuz.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Sonra onun arkasından yine yüz çevirdiniz. Eğer üzerinizde Allah'ın lütuf ve rahmeti olmasaydı her halde zarara uğrayanlardan olurdunuz.
Elmalılı Hamdi Yazır : sonra onun arkasından yüz çevirdiniz, eğer üzerinize Allahın fazl-ü rahmeti olmasa idi her halde hüsrana düşenlerden olurdunuz
Fizilal-il Kuran : Bunun arkasından verdiğiniz sözden döndünüz. Eğer Allah'ın üzerinizdeki fazlı ve merhameti olmasaydı kesinlikle hüsrana uğrayanlardan olurdunuz.
Gültekin Onan : Siz ise bundan sonra da yüz çevirdiniz / döneklik ettiniz (tevelleytüm). Tanrı'nın üzerinizdeki fazlı ve rahmeti olmasaydı kaybedenlerden / hüsrana uğrayanlardan / kendini aldatanlardan / aldatılanlardan (hasiriyn) olurdunuz.
Hakkı Yılmaz : Bir de siz, bundan sonra yüz çevirdiniz. İşte eğer üzerinizde Allah'ın armağanı ve rahmeti olmasa idi kesinlikle siz zarara uğrayanlardan olmuştunuz.
Hasan Basri Çantay : Sonra onun (Tevrâtı kabul edişinizin) arkasından yine yüz çevirmişdiniz. İşte eğer üzerinizde Allanın fazl-u rahmeti olmasaydı elbette maddî ve ma'nevî en büyük zarara uğrayanlardan olacakdınız (mahvolacakdınız).
Hayrat Neşriyat : Sonra bunun ardından yüz çevirdiniz. Fakat üzerinize Allah’ın ihsânı ve rahmeti(tevbelerinizi kabûl etmesi) olmasaydı, mutlaka zarara uğrayanlardan olurdunuz.
İbni Kesir : Sonra o sözü müteakip yine yüz çevirdiniz. Eğer üstünüzde Allah'ın fazlu rahmeti olmasaydı hüsrana uğrayanlardan olurdunuz.
İskender Evrenosoğlu : Sonra, bunun (misâkın) arkasından siz döndünüz.Buna rağmen eğer Allah'ın fazlı ve O'nun rahmeti sizin üzerinize olmasaydı, siz mutlaka hüsrana uğrayanlardan olurdunuz.
Muhammed Esed : Ama siz ondan sonra sözünüzden döndünüz! Eğer Allah'ın size lütfu ve merhameti olmasaydı kendinizi muhakkak ziyana uğrayanlar arasında bulurdunuz.
Ömer Nasuhi Bilmen : Sonra o misâkı müteakip yüz çevirdiniz. Eğer üzerinize Allah Teâlâ'nın fazl ve rahmeti olmasaydı elbette hüsrâna uğrayanlardan olurdunuz.
Ömer Öngüt : Bundan sonra yine sözünüzden döndünüz, yine yüz çevirdiniz. Eğer üzerinizde Allah'ın lütuf ve merhameti olmasaydı, elbette hüsrana uğrayanlardan olurdunuz.
Şaban Piriş : Bundan sonra yine yüz çevirmiştiniz; eğer Allah’ın size bol nimet ve merhameti olmasaydı, elbette hüsrana uğrayanlardan olurdunuz.
Suat Yıldırım : Bundan sonra yine yüz çevirdiniz. Eğer üzerinizde Allah’ın lütuf ve merhameti olmasaydı elbette hüsrana uğrayanlardan olurdunuz.
Süleyman Ateş : Ardından yine dönmüştünüz; eğer Allâh'ın size iyiliği ve merhameti olmasaydı, elbette ziyana uğrayanlardan olurdunuz.
Tefhim-ul Kuran : Siz ise, bundan sonra da yüz çevirdiniz. Eğer Allah'ın üzerinizdeki fazlı (lutuf ve ihsanı) ve rahmeti olmasaydı, siz gerçekten kayba uğrayanlardan olurdunuz.
Ümit Şimşek : Ondan sonra siz yine yüz çevirdiniz. Eğer üzerinizde Allah'ın lütuf ve rahmeti olmasaydı, hüsrana uğrayıp gitmiştiniz.
Yaşar Nuri Öztürk : Bunun ardından da yüz çevirip döndünüz. Eğer Allah'ın size lütfu ve rahmeti olmasaydı, kesinlikle hüsrana uğrayanlardan olacaktınız,


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}