» 2 / Bakara  48:

Kuran Sırası: 2
İniş Sırası: 87
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286

 » 2 / Bakara  Suresi: 48
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. وَاتَّقُوا (VETGVE) = vetteḳū : ve sakının
2. يَوْمًا (YVME) = yevmen : günden
3. لَا (LE) = lā :
4. تَجْزِي (TCZY) = teczī : cezalandırılmaz
5. نَفْسٌ (NFS) = nefsun : hiç kimse
6. عَنْ (AN) = ǎn : -den(günahından)
7. نَفْسٍ (NFS) = nefsin : kimse-
8. شَيْئًا (ŞYÙE) = şey'en : bir şey
9. وَلَا (VLE) = ve lā :
10. يُقْبَلُ (YGBL) = yuḳbelu : kabul edilmez
11. مِنْهَا (MNHE) = minhā : kimseden
12. شَفَاعَةٌ (ŞFEAT) = şefāǎtun : şefaat da
13. وَلَا (VLE) = ve lā :
14. يُؤْخَذُ (YÙḢZ̃) = yu'ḣaƶu : ve alınmaz
15. مِنْهَا (MNHE) = minhā : ondan
16. عَدْلٌ (AD̃L) = ǎdlun : fidye de
17. وَلَا (VLE) = ve lā : ve yapılamaz
18. هُمْ (HM) = hum : onlara
19. يُنْصَرُونَ (YNṦRVN) = yunSarūne : hiçbir yardım
ve sakının | günden | | cezalandırılmaz | hiç kimse | -den(günahından) | kimse- | bir şey | | kabul edilmez | kimseden | şefaat da | | ve alınmaz | ondan | fidye de | ve yapılamaz | onlara | hiçbir yardım |

[VGY] [YVM] [] [CZY] [NFS] [] [NFS] [ŞYE] [] [GBL] [] [ŞFA] [] [EḢZ̃] [] [AD̃L] [] [] [NṦR]
VETGVE YVME LE TCZY NFS AN NFS ŞYÙE VLE YGBL MNHE ŞFEAT VLE YÙḢZ̃ MNHE AD̃L VLE HM YNṦRVN

vetteḳū yevmen teczī nefsun ǎn nefsin şey'en ve lā yuḳbelu minhā şefāǎtun ve lā yu'ḣaƶu minhā ǎdlun ve lā hum yunSarūne
واتقوا يوما لا تجزي نفس عن نفس شيئا ولا يقبل منها شفاعة ولا يؤخذ منها عدل ولا هم ينصرون

 » 2 / Bakara  Suresi: 48
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
واتقوا و ق ي | VGY VETGVE vetteḳū ve sakının And fear
يوما ي و م | YVM YVME yevmen günden a day,
لا | LE (will) not
تجزي ج ز ي | CZY TCZY teczī cezalandırılmaz avail
نفس ن ف س | NFS NFS nefsun hiç kimse any soul
عن | AN ǎn -den(günahından) for
نفس ن ف س | NFS NFS nefsin kimse- (another) soul
شيئا ش ي ا | ŞYE ŞYÙE şey'en bir şey anything,
ولا | VLE ve lā and not
يقبل ق ب ل | GBL YGBL yuḳbelu kabul edilmez will be accepted
منها | MNHE minhā kimseden from it
شفاعة ش ف ع | ŞFA ŞFEAT şefāǎtun şefaat da any intercession,
ولا | VLE ve lā and not
يؤخذ ا خ ذ | EḢZ̃ YÙḢZ̃ yu'ḣaƶu ve alınmaz will be taken
منها | MNHE minhā ondan from it
عدل ع د ل | AD̃L AD̃L ǎdlun fidye de a compensation,
ولا | VLE ve lā ve yapılamaz and not
هم | HM hum onlara they
ينصرون ن ص ر | NṦR YNṦRVN yunSarūne hiçbir yardım will be helped.

2:48 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

ve sakının | günden | | cezalandırılmaz | hiç kimse | -den(günahından) | kimse- | bir şey | | kabul edilmez | kimseden | şefaat da | | ve alınmaz | ondan | fidye de | ve yapılamaz | onlara | hiçbir yardım |

[VGY] [YVM] [] [CZY] [NFS] [] [NFS] [ŞYE] [] [GBL] [] [ŞFA] [] [EḢZ̃] [] [AD̃L] [] [] [NṦR]
VETGVE YVME LE TCZY NFS AN NFS ŞYÙE VLE YGBL MNHE ŞFEAT VLE YÙḢZ̃ MNHE AD̃L VLE HM YNṦRVN

vetteḳū yevmen teczī nefsun ǎn nefsin şey'en ve lā yuḳbelu minhā şefāǎtun ve lā yu'ḣaƶu minhā ǎdlun ve lā hum yunSarūne
واتقوا يوما لا تجزي نفس عن نفس شيئا ولا يقبل منها شفاعة ولا يؤخذ منها عدل ولا هم ينصرون

[و ق ي] [ي و م] [] [ج ز ي] [ن ف س] [] [ن ف س] [ش ي ا] [] [ق ب ل] [] [ش ف ع] [] [ا خ ذ] [] [ع د ل] [] [] [ن ص ر]

 » 2 / Bakara  Suresi: 48
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
واتقوا و ق ي | VGY VETGVE vetteḳū ve sakının And fear
Vav,Elif,Te,Gaf,Vav,Elif,
6,1,400,100,6,1,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
V – 2nd person masculine plural (form VIII) imperative verb
PRON – subject pronoun
الواو عاطفة
فعل أمر والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
يوما ي و م | YVM YVME yevmen günden a day,
Ye,Vav,Mim,Elif,
10,6,40,1,
N – accusative masculine indefinite noun
اسم منصوب
لا | LE (will) not
Lam,Elif,
30,1,
NEG – negative particle
حرف نفي
تجزي ج ز ي | CZY TCZY teczī cezalandırılmaz avail
Te,Cim,Ze,Ye,
400,3,7,10,
V – 3rd person feminine singular imperfect verb
فعل مضارع
نفس ن ف س | NFS NFS nefsun hiç kimse any soul
Nun,Fe,Sin,
50,80,60,
N – nominative feminine singular indefinite noun
اسم مرفوع
عن | AN ǎn -den(günahından) for
Ayn,Nun,
70,50,
P – preposition
حرف جر
نفس ن ف س | NFS NFS nefsin kimse- (another) soul
Nun,Fe,Sin,
50,80,60,
N – genitive feminine singular indefinite noun
اسم مجرور
شيئا ش ي ا | ŞYE ŞYÙE şey'en bir şey anything,
Şın,Ye,,Elif,
300,10,,1,
N – accusative masculine indefinite noun
اسم منصوب
ولا | VLE ve lā and not
Vav,Lam,Elif,
6,30,1,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
NEG – negative particle
الواو عاطفة
حرف نفي
يقبل ق ب ل | GBL YGBL yuḳbelu kabul edilmez will be accepted
Ye,Gaf,Be,Lam,
10,100,2,30,
V – 3rd person masculine singular passive imperfect verb
فعل مضارع مبني للمجهول
منها | MNHE minhā kimseden from it
Mim,Nun,He,Elif,
40,50,5,1,
P – preposition
PRON – 3rd person feminine singular object pronoun
جار ومجرور
شفاعة ش ف ع | ŞFA ŞFEAT şefāǎtun şefaat da any intercession,
Şın,Fe,Elif,Ayn,Te merbuta,
300,80,1,70,400,
N – nominative feminine indefinite noun
اسم مرفوع
ولا | VLE ve lā and not
Vav,Lam,Elif,
6,30,1,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
NEG – negative particle
الواو عاطفة
حرف نفي
يؤخذ ا خ ذ | EḢZ̃ YÙḢZ̃ yu'ḣaƶu ve alınmaz will be taken
Ye,,Hı,Zel,
10,,600,700,
V – 3rd person masculine singular passive imperfect verb
فعل مضارع مبني للمجهول
منها | MNHE minhā ondan from it
Mim,Nun,He,Elif,
40,50,5,1,
P – preposition
PRON – 3rd person feminine singular object pronoun
جار ومجرور
عدل ع د ل | AD̃L AD̃L ǎdlun fidye de a compensation,
Ayn,Dal,Lam,
70,4,30,
N – nominative masculine indefinite noun
اسم مرفوع
ولا | VLE ve lā ve yapılamaz and not
Vav,Lam,Elif,
6,30,1,
REM – prefixed resumption particle
NEG – negative particle
الواو استئنافية
حرف نفي
هم | HM hum onlara they
He,Mim,
5,40,
PRON – 3rd person masculine plural personal pronoun
ضمير منفصل
ينصرون ن ص ر | NṦR YNṦRVN yunSarūne hiçbir yardım will be helped.
Ye,Nun,Sad,Re,Vav,Nun,
10,50,90,200,6,50,
V – 3rd person masculine plural passive imperfect verb
PRON – subject pronoun
فعل مضارع مبني للمجهول والواو ضمير متصل في محل رفع نائب فاعل
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |وَاتَّقُوا: ve sakının | يَوْمًا: günden | لَا: | تَجْزِي: cezalandırılmaz | نَفْسٌ: hiç kimse | عَنْ: -den(günahından) | نَفْسٍ: kimse- | شَيْئًا: bir şey | وَلَا: | يُقْبَلُ: kabul edilmez | مِنْهَا: kimseden | شَفَاعَةٌ: şefaat da | وَلَا: | يُؤْخَذُ: ve alınmaz | مِنْهَا: ondan | عَدْلٌ: fidye de | وَلَا: ve yapılamaz | هُمْ: onlara | يُنْصَرُونَ: hiçbir yardım |
Kırık Meal (Harekesiz) : |واتقوا WETGWE ve sakının | يوما YWME günden | لا LE | تجزي TCZY cezalandırılmaz | نفس NFS hiç kimse | عن AN -den(günahından) | نفس NFS kimse- | شيئا ŞYÙE bir şey | ولا WLE | يقبل YGBL kabul edilmez | منها MNHE kimseden | شفاعة ŞFEAT şefaat da | ولا WLE | يؤخذ YÙḢZ̃ ve alınmaz | منها MNHE ondan | عدل AD̃L fidye de | ولا WLE ve yapılamaz | هم HM onlara | ينصرون YNṦRWN hiçbir yardım |
Kırık Meal (Okunuş) : |vetteḳū: ve sakının | yevmen: günden | : | teczī: cezalandırılmaz | nefsun: hiç kimse | ǎn: -den(günahından) | nefsin: kimse- | şey'en: bir şey | ve lā: | yuḳbelu: kabul edilmez | minhā: kimseden | şefāǎtun: şefaat da | ve lā: | yu'ḣaƶu: ve alınmaz | minhā: ondan | ǎdlun: fidye de | ve lā: ve yapılamaz | hum: onlara | yunSarūne: hiçbir yardım |
Kırık Meal (Transcript) : |VETGVE: ve sakının | YVME: günden | LE: | TCZY: cezalandırılmaz | NFS: hiç kimse | AN: -den(günahından) | NFS: kimse- | ŞYÙE: bir şey | VLE: | YGBL: kabul edilmez | MNHE: kimseden | ŞFEAT: şefaat da | VLE: | YÙḢZ̃: ve alınmaz | MNHE: ondan | AD̃L: fidye de | VLE: ve yapılamaz | HM: onlara | YNṦRVN: hiçbir yardım |
Abdulbaki Gölpınarlı : Korkun o günden ki hiç kimse, bir başkasının yerine bir şey ödeyemez o gün; kimsenin kimseye şefaati kabul edilmez, kimseden karşılık da alınmaz, onlara yardım da edilmez.
Adem Uğur : Öyle bir günden korkun ki, o günde hiç kimse başkası için herhangi bir ödemede bulunamaz; hiç kimseden (Allah izin vermedikçe) şefaat kabul olunmaz, fidye alınmaz; onlara asla yardım da yapılmaz.
Ahmed Hulusi : Kimsenin kimseyi kurtarmak için bir şey ödeyemeyeceği süreçten korunun; (o süreçte) ne (birbirine) şefaat kabul edilir, ne fidye ödenerek biri kurtarılabilir ne de onlara yardım gelir.
Ahmet Tekin : Kimsenin, hiçbir şekilde başkasının yerine sorguya çekilmeyeceği; başkasının başına geleceklerin bir kısmını bile göğüsleyemeyeceği; kâfir olarak ölenler için hiçbir şefaatçinin şefaatinin kabul edilmeyeceği; cezaların fidyeye çevrilmeyeceği, kimselere yardımın da yapılmayacağı bir günden, Allah’a sığınıp emirlerine yapışarak, günahlardan arınıp, kendinizi azaptan koruyun.
Ahmet Varol : Hiç kimsenin kimse adına bir şey yapamayacağı, kimseden bir şefaatin kabul edilmeyeceği, kimseden fidye alınmayacağı ve onların (hesaba çekilenlerin) bir yardım göremeyecekleri günden sakının.
Ali Bulaç : Ve hiç kimsenin, hiç kimse adına bir şey ödemeyeceği, hiç kimsenin şefaatinin kabul edilmeyeceği, hiç kimseden bir fidye alınmayacağı ve yardım görülmeyeceği bir günden sakının.
Ali Fikri Yavuz : Bir de öyle bir azâb gününden sakının ve korkun ki, o günde (kıyamette) hiç bir kimse, hiç bir kimse adına bir şey ödeyemez, kimseden şefâat da kabul edilmez; azâbdan kurtulmak için kimseden bedel ve karşılık alınmaz. (Allah’ın azabından kurtulmak hususunda) o kâfirlere yardım da yapılmaz.
Bekir Sadak : Kimsenin kimseden faydalanamiyacagi, kimseden bir sefaat kabul edilmeyecegi, kimseden bir fidye alinmayacagi ve yardim gorulmeyecegi gunden korunun.
Celal Yıldırım : Ve hiç bir kimsenin hiçbir kimse için birşey ödeyemiyeceği, hiç kimseden (kâfirler hakkında) şefaat kabul olunmayacağı, hiçbir kimseden kurtuluş akçesi alınmayacağı ve onların yardım olunmayacağı günden korkup sakının.
Diyanet İşleri : Öyle bir günden sakının ki, o gün hiç kimse bir başkası adına bir şey ödeyemez. Hiçbir kimseden herhangi bir şefaat kabul olunmaz, fidye alınmaz. Onlara yardım da edilmez.
Diyanet İşleri (eski) : Kimsenin kimseden faydalanamayacağı, kimseden bir şefaat kabul edilmeyeceği, kimseden bir fidye alınmayacağı ve yardım görülmeyeceği günden korunun.
Diyanet Vakfi : Öyle bir günden korkun ki, o günde hiç kimse başkası için herhangi bir ödemede bulunamaz; hiç kimseden (Allah izin vermedikçe) şefaat kabul olunmaz, fidye alınmaz; onlara asla yardım da yapılmaz.
Edip Yüksel : Öyle bir günden sakının ki, kimse kimsenin yerine birşey ödeyemez, aracılık (şefaat) kabul edilmez, kimseden bir fidye alınmaz ve yardım da edilmez.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Ve öyle bir günden korunun ki, kimse kimsenin yerine bir şey ödeyemez, kimseden şefaat da kabul edilmez, kimseden fidye de alınmaz ve onlara hiçbir yardım da yapılmaz.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Ve kimsenin kimseden bir şey ödeyemeyeceği, kimseden şefaatin kabul olunmayacağı, kimseden fidyenin alınmayacağı ve kimsenin kurtarılamayacağı bir günden sakının!
Elmalılı Hamdi Yazır : Ve öyle bir günden korunun ki kimse kimseden bir şey ödeyemez, kimseden şefaat de kabul edilmez, kimseden fidye de alınmaz, hem onlar kurtarılacak da değillerdir.
Fizilal-il Kuran : Öyle bir günden korkun ki, o gün hiç kimse başkasının yerine bir şey ödeyemez, hiç kimseden aracılık kabul edilmez, hiç kimseden fidye alınmaz ve hiç kimse başkalarından yardım görmez.
Gültekin Onan : Kimsenin kimse yerine birşey ödeyemeyeceği, aracılık (şefaat) kabul edilmeyeceği, kimseden bir fidye alınmayacağı ve yardım da edilmeyeceği bir günden sakının.
Hakkı Yılmaz : Ve hiçbir kimsenin başka bir kimseye herhangi bir şey için karşılık ödemediği, hiçbir kimseden yardımın, adam kayırmanın kabul edilmediği, kimseden fidyenin/kurtulmalığın alınmadığı ve hiçbir kimsenin yardım olunmadığı güne karşı Allah'ın koruması altına girin.
Hasan Basri Çantay : Ve öyle bir günden korkun ki (o günde) hiçbir kimse, hiçbir kimse nâmına bir şey ödeyemez. Ondan her hangi bir şefaat kabul olunmaz. Ondan bir fidye (bedel) alınmaz, onlara (Allahın azabından kurtulmak hususunda) yardım da edilmez.
Hayrat Neşriyat : Ve öyle bir günden sakının ki, (o gün) kimse, kimse nâmına bir şey ödemez, ondan(Allah’ın izni olmadıkça) bir şefâat de kabûl edilmez, ondan bir fidye de alınmaz ve onlar yardım (da) olunmazlar!
İbni Kesir : Ve öyle bir günden korkun ki; o günde kimse, kimse için bir şey ödeyemez. Şefaat kabul edilmez. Fidye alınmaz ve onlara yardım da edilmez.
İskender Evrenosoğlu : Ve, bir kimseden diğer bir kimseye, bir şeyin ödenmeyeceği ve ondan (hiç kimseden) bir şefaatin kabul edilmeyeceği ve hiç kimseden bir fidye alınmayacağı ve onlara yardım edilmeyeceği günden sakının.
Muhammed Esed : Ve hiçbir insanın ötekine en ufak bir yararının dokunmayacağı, hiç kimseden şefaatin kabul edilmeyeceği, kimseden fidye alınmayacağı ve hiç kimsenin yardım görmeyeceği Gün(ün mutlaka gelip çatacağı) bilinciyle yaşasanıza!
Ömer Nasuhi Bilmen : Öyle bir günden korkunuz ki, o günde hiçbir şahıs hiçbir şahıstan dolayı hiçbir şey ödemez. Ve o şahıstan hiçbir şefaat kabul edilmez. Ve ondan hiçbir fidye alınmaz. Ve onlara ne de yardım olunurlar.
Ömer Öngüt : Hiç kimsenin hiç kimse adına bir şey ödeyemeyeceği, hiç kimseden şefaat kabul edilmeyeceği, hiç kimseden fidye alınmayacağı ve yardım görülmeyeceği azap gününden korkup sakının.
Şaban Piriş : Kimsenin kimseden faydalanamayacağı, kimseden bir şefaat kabul edilmeyeceği, kimseden bir fidye alınmayacağı ve yardım da görülmeyeceği bir günden kendinizi koruyun.
Suat Yıldırım : Öyle bir günden sakının ki, o gün hiç kimse başkasının yerine birşey ödeyemez, kimseden şefaat kabul edilmez, hiç kimseden fidye alınmaz, hem onlara yardım da edilmez.
Süleyman Ateş : Ve öyle bir günden sakının ki, o gün hiç kimse, kimsenin cezâsını çekmez (borcunu ödemez); kimseden şefâat (aracılık, iltimas) da kabul edilmez; kimseden fidye de alınmaz ve onlara hiçbir yardım yapılmaz.
Tefhim-ul Kuran : Ve hiç kimsenin, hiç kimse adına bir şey ödeyemeyeceği, hiç kimseden bir şefaatin kabul edilmeyeceği ve hiç kimseden bir fidye alınmayacağı ve yardım görülmeyeceği günden korkup sakının.
Ümit Şimşek : Bir de öyle bir günden korkun ki, ne kimse bir başkasının cezasını öder, ne kimseden şefaat kabul edilir, ne kimseden fidye alınır, ne de onlar bir yardım görürler.
Yaşar Nuri Öztürk : Ve korkun o günden ki, hiç bir benlik bir başka benliğin herhangi bir şeyi için karşılık ödemez; hiç bir benlikten şefaat kabul edilmez, hiç bir benlikten fidye alınmaz. Ve onlara yardım da edilmez.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}