» 2 / Bakara  37:

Kuran Sırası: 2
İniş Sırası: 87
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286

 » 2 / Bakara  Suresi: 37
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. فَتَلَقَّىٰ (FTLG) = feteleḳḳā : derken aldı
2. ادَمُ ( ËD̃M) = ādemu : Adem
3. مِنْ (MN) = min : -nden
4. رَبِّهِ (RBH) = rabbihi : Rabbi-
5. كَلِمَاتٍ (KLMET) = kelimātin : kelimeler
6. فَتَابَ (FTEB) = fetābe : tevbesini kabul etti
7. عَلَيْهِ (ALYH) = ǎleyhi : onun
8. إِنَّهُ (ÎNH) = innehu : şüphesiz
9. هُوَ (HV) = huve : O
10. التَّوَّابُ (ELTVEB) = t-tevvābu : tevbeyi çok kabul edendir
11. الرَّحِيمُ (ELRḪYM) = r-raHīmu : çok esirgeyendir
derken aldı | Adem | -nden | Rabbi- | kelimeler | tevbesini kabul etti | onun | şüphesiz | O | tevbeyi çok kabul edendir | çok esirgeyendir |

[LGY] [] [] [RBB] [KLM] [TVB] [] [] [] [TVB] [RḪM]
FTLG ËD̃M MN RBH KLMET FTEB ALYH ÎNH HV ELTVEB ELRḪYM

feteleḳḳā ādemu min rabbihi kelimātin fetābe ǎleyhi innehu huve t-tevvābu r-raHīmu
فتلقى آدم من ربه كلمات فتاب عليه إنه هو التواب الرحيم

 » 2 / Bakara  Suresi: 37
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
فتلقى ل ق ي | LGY FTLG feteleḳḳā derken aldı Then received
آدم | ËD̃M ādemu Adem Adam
من | MN min -nden from
ربه ر ب ب | RBB RBH rabbihi Rabbi- his Lord
كلمات ك ل م | KLM KLMET kelimātin kelimeler words,
فتاب ت و ب | TVB FTEB fetābe tevbesini kabul etti So (his Lord) turned
عليه | ALYH ǎleyhi onun towards him.
إنه | ÎNH innehu şüphesiz Indeed He!
هو | HV huve O He
التواب ت و ب | TVB ELTVEB t-tevvābu tevbeyi çok kabul edendir (is) the Oft-returning (to mercy),
الرحيم ر ح م | RḪM ELRḪYM r-raHīmu çok esirgeyendir the Most Merciful.

2:37 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

derken aldı | Adem | -nden | Rabbi- | kelimeler | tevbesini kabul etti | onun | şüphesiz | O | tevbeyi çok kabul edendir | çok esirgeyendir |

[LGY] [] [] [RBB] [KLM] [TVB] [] [] [] [TVB] [RḪM]
FTLG ËD̃M MN RBH KLMET FTEB ALYH ÎNH HV ELTVEB ELRḪYM

feteleḳḳā ādemu min rabbihi kelimātin fetābe ǎleyhi innehu huve t-tevvābu r-raHīmu
فتلقى آدم من ربه كلمات فتاب عليه إنه هو التواب الرحيم

[ل ق ي] [] [] [ر ب ب] [ك ل م] [ت و ب] [] [] [] [ت و ب] [ر ح م]

 » 2 / Bakara  Suresi: 37
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
فتلقى ل ق ي | LGY FTLG feteleḳḳā derken aldı Then received
Fe,Te,Lam,Gaf,,
80,400,30,100,,
REM – prefixed resumption particle
V – 3rd person masculine singular (form V) perfect verb
الفاء استئنافية
فعل ماض
آدم | ËD̃M ādemu Adem Adam
,Dal,Mim,
,4,40,
"PN – nominative masculine proper noun → Adam"
اسم علم مرفوع
من | MN min -nden from
Mim,Nun,
40,50,
P – preposition
حرف جر
ربه ر ب ب | RBB RBH rabbihi Rabbi- his Lord
Re,Be,He,
200,2,5,
N – genitive masculine noun
PRON – 3rd person masculine singular possessive pronoun
اسم مجرور والهاء ضمير متصل في محل جر بالاضافة
كلمات ك ل م | KLM KLMET kelimātin kelimeler words,
Kef,Lam,Mim,Elif,Te,
20,30,40,1,400,
N – accusative feminine plural indefinite noun
اسم منصوب
فتاب ت و ب | TVB FTEB fetābe tevbesini kabul etti So (his Lord) turned
Fe,Te,Elif,Be,
80,400,1,2,
CONJ – prefixed conjunction fa (and)
V – 3rd person masculine singular perfect verb
الفاء عاطفة
فعل ماض
عليه | ALYH ǎleyhi onun towards him.
Ayn,Lam,Ye,He,
70,30,10,5,
P – preposition
PRON – 3rd person masculine singular object pronoun
جار ومجرور
إنه | ÎNH innehu şüphesiz Indeed He!
,Nun,He,
,50,5,
ACC – accusative particle
PRON – 3rd person masculine singular object pronoun
حرف نصب والهاء ضمير متصل في محل نصب اسم «ان»
هو | HV huve O He
He,Vav,
5,6,
PRON – 3rd person masculine singular personal pronoun
ضمير منفصل
التواب ت و ب | TVB ELTVEB t-tevvābu tevbeyi çok kabul edendir (is) the Oft-returning (to mercy),
Elif,Lam,Te,Vav,Elif,Be,
1,30,400,6,1,2,
N – nominative masculine singular active participle
اسم مرفوع
الرحيم ر ح م | RḪM ELRḪYM r-raHīmu çok esirgeyendir the Most Merciful.
Elif,Lam,Re,Ha,Ye,Mim,
1,30,200,8,10,40,
ADJ – nominative masculine singular adjective
صفة مرفوعة
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |فَتَلَقَّىٰ: derken aldı | ادَمُ: Adem | مِنْ: -nden | رَبِّهِ: Rabbi- | كَلِمَاتٍ: kelimeler | فَتَابَ: tevbesini kabul etti | عَلَيْهِ: onun | إِنَّهُ: şüphesiz | هُوَ: O | التَّوَّابُ: tevbeyi çok kabul edendir | الرَّحِيمُ: çok esirgeyendir |
Kırık Meal (Harekesiz) : |فتلقى FTLG derken aldı | آدم ËD̃M Adem | من MN -nden | ربه RBH Rabbi- | كلمات KLMET kelimeler | فتاب FTEB tevbesini kabul etti | عليه ALYH onun | إنه ÎNH şüphesiz | هو HW O | التواب ELTWEB tevbeyi çok kabul edendir | الرحيم ELRḪYM çok esirgeyendir |
Kırık Meal (Okunuş) : |feteleḳḳā: derken aldı | ādemu: Adem | min: -nden | rabbihi: Rabbi- | kelimātin: kelimeler | fetābe: tevbesini kabul etti | ǎleyhi: onun | innehu: şüphesiz | huve: O | t-tevvābu: tevbeyi çok kabul edendir | r-raHīmu: çok esirgeyendir |
Kırık Meal (Transcript) : |FTLG: derken aldı | ËD̃M: Adem | MN: -nden | RBH: Rabbi- | KLMET: kelimeler | FTEB: tevbesini kabul etti | ALYH: onun | ÎNH: şüphesiz | HV: O | ELTVEB: tevbeyi çok kabul edendir | ELRḪYM: çok esirgeyendir |
Abdulbaki Gölpınarlı : Âdem, Rabbinden bâzı sözler belledi de Allah tövbesini kabul etti. Şüphe yok ki o, bütün tövbeleri kabul eder, rahîmdir.
Adem Uğur : Bu durum devam ederken Âdem, Rabbinden bir takım ilhamlar aldı ve derhal tevbe etti. Çünkü Allah tevbeleri kabul eden ve merhameti bol olandır.
Ahmed Hulusi : Adem, Rabbinden (beynindeki Esmâ mertebesi boyutundan) gelen ilim ile -kelimeler- (yapmaması gerekeni fark edip, kendisinden açığa çıkan vehmine tâbi olma hatasını itiraf edip) tövbe etti. Tövbesi kabul edildi. Şüphesiz ki HÛ; O, tövbeyi kabul edip Rahıymiyeti ile bunun güzel sonuçlarını yaşatandır.
Ahmet Tekin : Âdem, Rabbinden ikaz, uyarı ifade eden vahiyler aldı, günah işlemekten vazgeçip Rabbine itaate yöneldi, tevbe etti. Yaratan, yaşama kabiliyeti, gücü ve varlıklara işleyiş düzenini veren, koruyan, kontrol eden Rabbi, Âdem’in tevbesini kabul etti. O insanları tevbeye, itaate sevkeden ve tevbeleri kabul edendir, engin merhamet sahibidir.
Ahmet Varol : Adem daha sonra Rabbinden bazı sözler öğrendi (ve onlarla Rabbine tevbe etti), Rabbi de onun tevbesini kabul etti. Şüphesiz O, tevbeleri daima kabul edendir ve çok rahmet sahibidir.
Ali Bulaç : Derken Adem, Rabbinden (birtakım) kelimeler aldı. Bunun üzerine (Allah da) tevbesini kabul etti. Şüphesiz O, tevbeleri kabul edendir, esirgeyendir.
Ali Fikri Yavuz : Derken Âdem, Rabbinden bir takım kelimeler aldı. O’na yalvarıp tevbe etti. O da tevbesini kabul buyurdu. Çünkü tevbeyi çok çok kabul eden asıl esirgeyici O’dur.
Bekir Sadak : Adem, Rabbi'nden emirler aldi; onlari yerine getirdi. Rabb'i de bunun uzerine tevbesini kabul etti. Suphesiz o tevbeleri daima kabul edendir, merhametli olandir.
Celal Yıldırım : (Bu kayma ve kendine zulmetme üzerine büyük bir pişmanlık duyup tevbe eden) Âdem, Rabbinden (gelen ve onun kalbine ilka olunan) kelimeleri karşılayıp aldı. Allah da onun tevbesini kabul etti. Çünkü tevbeyi çokça kabul eden ve çokça merhamette bulunan ancak O'dur.
Diyanet İşleri : Derken, Âdem (vahy yoluyla) Rabbinden birtakım kelimeler aldı, (onlarla amel edip Rabb’ine yalvardı. O da) bunun üzerine tövbesini kabul etti. Şüphesiz O, tövbeleri çok kabul edendir, çok bağışlayandır.
Diyanet İşleri (eski) : Adem, Rabbi'nden emirler aldı; onları yerine getirdi. Rabb'i de bunun üzerine tevbesini kabul etti. Şüphesiz o tevbeleri daima kabul edendir, merhametli olandır.
Diyanet Vakfi : Bu durum devam ederken Âdem, Rabbinden bir takım ilhamlar aldı ve derhal tevbe etti. Çünkü Allah tevbeleri kabul eden ve merhameti bol olandır.
Edip Yüksel : Adem, Rabb'inden kelimeler aldı. Bunun üzerine onun tevbesini kabul etti. O, yönelişlere karşılık verendir, Rahim'dir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Derken Âdem Rabb'ından birtakım kelimeler aldı, (onlarla tevbe etti. O da) tevbesini kabul etti. Muhakkak O, tevbeyi çok kabul eden, çok esirgeyendir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Bu ara Adem Rabbinden bir takım kelimeler belleyip O'na yalvardı. O da tevbesini kabul buyurup ona yine baktı. Gerçekten tevbeyi çok kabul eden ve çok merhamet eden ancak O'dur!
Elmalılı Hamdi Yazır : derken Adem rabbından bir takım kelimeler telâkkı etti yalvardı, o da tevbesini kabul buyurup ona yine baktı, Filhakika odur ancak öyle tevvab öyle rahîm
Fizilal-il Kuran : Derken Adem, Rabbinden bir takım kelimeler belleyerek aldı da Rabbi onu affetti. Hiç şüphesiz O, tevbelerin kabul edicisidir ve merhametlidir.
Gültekin Onan : Adem, rabbinden kelimeler aldı. Bunun üzerine onun tevbesini kabul etti. O, yönelişlere karşılık verendir, rahimdir.
Hakkı Yılmaz : (37-39) "Sonra da Âdem, Rabbinden birtakım kelimeler aldı/kendine vahyedildi; Biz dedik ki: “Hepiniz oradan inin. Artık size Benim tarafımdan bir kılavuz geldiğinde, kim kılavuzuma uyarsa, onlar için hiçbir korku yoktur; onlar mahzun da olmayacaklardır. Ve küfretmiş; Allah'ın ilâhlığını, rabliğini bilerek reddetmiş ve âyetlerimizi yalanlamış kimseler; işte onlar, ateşin ashâbıdır. Onlar, orada temelli kalıcıdırlar.” Sonra da Allah, onun tevbesini kabul etti. Kesinlikle O, tevbeleri çokça kabul eden, çok tevbe fırsatı verenin, çok merhametli olanın ta kendisidir. "
Hasan Basri Çantay : Derken Âdem Rabbinden kelimeler belleyip aldı (Ona yalvardı). O da Tevbesini kabul etdi. Çünkü tevbeyi en çok kabul eden, asıl esirgeyen odur.
Hayrat Neşriyat : Nihâyet Âdem, Rabbinden birtakım kelimeler aldı (ve onlarla yalvardı, tevbe etti), bunun üzerine (Rabbi) tevbesini kabûl etti. Çünki Tevvâb (tevbeleri çok kabûl eden), Rahîm (merhameti bol olan) ancak O’dur.
İbni Kesir : Adem, Rabbından kelimeler belleyip aldı. Bunun üzerine onun tevbesini kabul etti. Şüphesiz ki Tevvab, Rahim O'dur, O.
İskender Evrenosoğlu : Sonra Âdem, Rabbinden kelimeleri telakki etti (öğrendi) (ve Rabbine tövbe etti.). Bunun üzerine (Allah), onun tövbesini kabul buyurdu. Muhakkak ki O, Tevvab'tır (tövbeleri kabul edendir), rahîm'dir (rahmet nuru gönderendir).
Muhammed Esed : Derken Adem Rabbinden (yol gösterici) sözler aldı. Ve (Allah) O'nun tevbesini kabul etti: Çünkü yalnız O'dur tevbeleri kabul eden, rahmet dağıtan.
Ömer Nasuhi Bilmen : Âdem, Rabb-i Azîm'i tarafından bir kısım kelimeler telakkî etti. Onun üzerine tevbe eyledi. Tevbeleri ziyâdesiyle kabul eden, pek ziyâde merhamet sahibi olan ise ancak o Rabb-i Kerîm'dir.
Ömer Öngüt : Âdem Rabbinden bir takım kelimeler (ilhamlar) aldı ve derhal tevbe etti. Çünkü Allah tevbeleri kabul eden ve merhametli olandır.
Şaban Piriş : Adem, Rabbinden emirler aldı, onları yerine getirdi. Bunun üzerine, Rabbi de tevbesini kabul etti. Nitekim O, tevbeleri daima kabul eden ve merhametli olandır.
Suat Yıldırım : Büyük pişmanlık duyan Âdem, Rabbinden birtakım kelimeler öğrenip onlara göre hareket etti. Rabbine yalvardı. Allah da tövbesini kabul etti. Zaten O tövbeyi kabul eder, merhameti boldur.
Süleyman Ateş : Âdem, Rabbinden birtakım kelimeler aldı (onlarla amel edip Rabbine yalvardı, O da) bunun üzerine onun tevbesini kabul etti. Şüphesiz O, tevbeyi çok kabul eden (kulunun günâhından geçen) dir, çok esirgeyendir.
Tefhim-ul Kuran : Derken Adem, Rabbinden (birtakım) kelimeler aldı. (Allah da) Bunun üzerine tevbesini kabul etti. Şüphesiz O, tevbeleri kabul edendir, esirgeyendir.
Ümit Şimşek : Sonra Âdem, Rabbinden öğrendiği sözlerle tevbe etti; Rabbi de onun tevbesini kabul etti. Gerçekten de O tevbeleri kabul eden ve merhameti pek geniş olandır.
Yaşar Nuri Öztürk : Bunun üzerine Âdem, Rabb'inden bazı kelimeler öğrenip belledi de O'na yöneldi. O da onun tövbesini kabul etti. Gerçekten de O, evet O, Tevvâb'dır, tövbeleri cömertçe kabul eder; Rahîm'dir, rahmetini cömertçe yayar.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}