» 2 / Bakara  86:

Kuran Sırası: 2
İniş Sırası: 87
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286

 » 2 / Bakara  Suresi: 86
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. أُولَٰئِكَ (ÊVLÙK) = ulāike : işte onlar
2. الَّذِينَ (ELZ̃YN) = elleƶīne : kimselerdir
3. اشْتَرَوُا (EŞTRVE) = şteravu : satın alan
4. الْحَيَاةَ (ELḪYET) = l-Hayāte : hayatını
5. الدُّنْيَا (ELD̃NYE) = d-dunyā : dünya
6. بِالْاخِرَةِ (BEL ËḢRT) = bil-āḣirati : ahireti verip
7. فَلَا (FLE) = felā :
8. يُخَفَّفُ (YḢFF) = yuḣaffefu : hiç hafifletilmez
9. عَنْهُمُ (ANHM) = ǎnhumu : onlardan
10. الْعَذَابُ (ELAZ̃EB) = l-ǎƶābu : azab
11. وَلَا (VLE) = ve lā : ve hiç
12. هُمْ (HM) = hum : onlara
13. يُنْصَرُونَ (YNṦRVN) = yunSarūne : yardım edilmez
işte onlar | kimselerdir | satın alan | hayatını | dünya | ahireti verip | | hiç hafifletilmez | onlardan | azab | ve hiç | onlara | yardım edilmez |

[] [] [ŞRY] [ḪYY] [D̃NV] [EḢR] [] [ḢFF] [] [AZ̃B] [] [] [NṦR]
ÊVLÙK ELZ̃YN EŞTRVE ELḪYET ELD̃NYE BEL ËḢRT FLE YḢFF ANHM ELAZ̃EB VLE HM YNṦRVN

ulāike elleƶīne şteravu l-Hayāte d-dunyā bil-āḣirati felā yuḣaffefu ǎnhumu l-ǎƶābu ve lā hum yunSarūne
أولئك الذين اشتروا الحياة الدنيا بالآخرة فلا يخفف عنهم العذاب ولا هم ينصرون

 » 2 / Bakara  Suresi: 86
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
أولئك | ÊVLÙK ulāike işte onlar Those
الذين | ELZ̃YN elleƶīne kimselerdir (are) the ones who
اشتروا ش ر ي | ŞRY EŞTRVE şteravu satın alan bought
الحياة ح ي ي | ḪYY ELḪYET l-Hayāte hayatını the life
الدنيا د ن و | D̃NV ELD̃NYE d-dunyā dünya (of) the world
بالآخرة ا خ ر | EḢR BEL ËḢRT bil-āḣirati ahireti verip "for the Hereafter;"
فلا | FLE felā so not
يخفف خ ف ف | ḢFF YḢFF yuḣaffefu hiç hafifletilmez will be lightened
عنهم | ANHM ǎnhumu onlardan for them
العذاب ع ذ ب | AZ̃B ELAZ̃EB l-ǎƶābu azab the punishment
ولا | VLE ve lā ve hiç and not
هم | HM hum onlara they
ينصرون ن ص ر | NṦR YNṦRVN yunSarūne yardım edilmez will be helped.

2:86 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

işte onlar | kimselerdir | satın alan | hayatını | dünya | ahireti verip | | hiç hafifletilmez | onlardan | azab | ve hiç | onlara | yardım edilmez |

[] [] [ŞRY] [ḪYY] [D̃NV] [EḢR] [] [ḢFF] [] [AZ̃B] [] [] [NṦR]
ÊVLÙK ELZ̃YN EŞTRVE ELḪYET ELD̃NYE BEL ËḢRT FLE YḢFF ANHM ELAZ̃EB VLE HM YNṦRVN

ulāike elleƶīne şteravu l-Hayāte d-dunyā bil-āḣirati felā yuḣaffefu ǎnhumu l-ǎƶābu ve lā hum yunSarūne
أولئك الذين اشتروا الحياة الدنيا بالآخرة فلا يخفف عنهم العذاب ولا هم ينصرون

[] [] [ش ر ي] [ح ي ي] [د ن و] [ا خ ر] [] [خ ف ف] [] [ع ذ ب] [] [] [ن ص ر]

 » 2 / Bakara  Suresi: 86
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
أولئك | ÊVLÙK ulāike işte onlar Those
,Vav,Lam,,Kef,
,6,30,,20,
DEM – plural demonstrative pronoun
اسم اشارة
الذين | ELZ̃YN elleƶīne kimselerdir (are) the ones who
Elif,Lam,Zel,Ye,Nun,
1,30,700,10,50,
REL – masculine plural relative pronoun
اسم موصول
اشتروا ش ر ي | ŞRY EŞTRVE şteravu satın alan bought
Elif,Şın,Te,Re,Vav,Elif,
1,300,400,200,6,1,
V – 3rd person masculine plural (form VIII) perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
الحياة ح ي ي | ḪYY ELḪYET l-Hayāte hayatını the life
Elif,Lam,Ha,Ye,Elif,Te merbuta,
1,30,8,10,1,400,
N – accusative feminine noun
اسم منصوب
الدنيا د ن و | D̃NV ELD̃NYE d-dunyā dünya (of) the world
Elif,Lam,Dal,Nun,Ye,Elif,
1,30,4,50,10,1,
ADJ – accusative feminine singular adjective
صفة منصوبة
بالآخرة ا خ ر | EḢR BEL ËḢRT bil-āḣirati ahireti verip "for the Hereafter;"
Be,Elif,Lam,,Hı,Re,Te merbuta,
2,1,30,,600,200,400,
P – prefixed preposition bi
N – genitive feminine singular noun
جار ومجرور
فلا | FLE felā so not
Fe,Lam,Elif,
80,30,1,
REM – prefixed resumption particle
NEG – negative particle
الفاء استئنافية
حرف نفي
يخفف خ ف ف | ḢFF YḢFF yuḣaffefu hiç hafifletilmez will be lightened
Ye,Hı,Fe,Fe,
10,600,80,80,
V – 3rd person masculine singular (form II) passive imperfect verb
فعل مضارع مبني للمجهول
عنهم | ANHM ǎnhumu onlardan for them
Ayn,Nun,He,Mim,
70,50,5,40,
P – preposition
PRON – 3rd person masculine plural object pronoun
جار ومجرور
العذاب ع ذ ب | AZ̃B ELAZ̃EB l-ǎƶābu azab the punishment
Elif,Lam,Ayn,Zel,Elif,Be,
1,30,70,700,1,2,
N – nominative masculine noun
اسم مرفوع
ولا | VLE ve lā ve hiç and not
Vav,Lam,Elif,
6,30,1,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
NEG – negative particle
الواو عاطفة
حرف نفي
هم | HM hum onlara they
He,Mim,
5,40,
PRON – 3rd person masculine plural personal pronoun
ضمير منفصل
ينصرون ن ص ر | NṦR YNṦRVN yunSarūne yardım edilmez will be helped.
Ye,Nun,Sad,Re,Vav,Nun,
10,50,90,200,6,50,
V – 3rd person masculine plural passive imperfect verb
PRON – subject pronoun
فعل مضارع مبني للمجهول والواو ضمير متصل في محل رفع نائب فاعل
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |أُولَٰئِكَ: işte onlar | الَّذِينَ: kimselerdir | اشْتَرَوُا: satın alan | الْحَيَاةَ: hayatını | الدُّنْيَا: dünya | بِالْاخِرَةِ: ahireti verip | فَلَا: | يُخَفَّفُ: hiç hafifletilmez | عَنْهُمُ: onlardan | الْعَذَابُ: azab | وَلَا: ve hiç | هُمْ: onlara | يُنْصَرُونَ: yardım edilmez |
Kırık Meal (Harekesiz) : |أولئك ÊWLÙK işte onlar | الذين ELZ̃YN kimselerdir | اشتروا EŞTRWE satın alan | الحياة ELḪYET hayatını | الدنيا ELD̃NYE dünya | بالآخرة BEL ËḢRT ahireti verip | فلا FLE | يخفف YḢFF hiç hafifletilmez | عنهم ANHM onlardan | العذاب ELAZ̃EB azab | ولا WLE ve hiç | هم HM onlara | ينصرون YNṦRWN yardım edilmez |
Kırık Meal (Okunuş) : |ulāike: işte onlar | elleƶīne: kimselerdir | şteravu: satın alan | l-Hayāte: hayatını | d-dunyā: dünya | bil-āḣirati: ahireti verip | felā: | yuḣaffefu: hiç hafifletilmez | ǎnhumu: onlardan | l-ǎƶābu: azab | ve lā: ve hiç | hum: onlara | yunSarūne: yardım edilmez |
Kırık Meal (Transcript) : |ÊVLÙK: işte onlar | ELZ̃YN: kimselerdir | EŞTRVE: satın alan | ELḪYET: hayatını | ELD̃NYE: dünya | BEL ËḢRT: ahireti verip | FLE: | YḢFF: hiç hafifletilmez | ANHM: onlardan | ELAZ̃EB: azab | VLE: ve hiç | HM: onlara | YNṦRVN: yardım edilmez |
Abdulbaki Gölpınarlı : Onlar, ahireti dünya yaşayışına satmış kimselerdir. Onların azâbı da hafifletilmez, onlara yardım da edilmez.
Adem Uğur : İşte onlar, ahirete karşılık dünya hayatını satın alan kimselerdir. Bu yüzden ne azapları hafifletilecek ne de kendilerine yardım edilecektir.
Ahmed Hulusi : İşte onlar sonsuz gelecekleri (içsel hakikat yaşamları) karşılığında dünya (bedensel arzu ve zevkler) hayatını satın almışlardır. Onların azabı hafifletilmez! Onlara yardım da edilmez.
Ahmet Tekin : Onlar âhiret karşılığında, dünya hayatının süflî zevklerini, debdebesini satın alanlardır. Onların cezaları hafifletilmeyecek, onlara yardım da edilmeyecek.
Ahmet Varol : Bunlar ahirete karşılık dünya hayatını satın alanlardır. Bunların üzerindeki azap hafifletilmeyeceği gibi kendilerine yardım da edilmeyecektir.
Ali Bulaç : İşte bunlar, ahireti verip dünya hayatını satın alanlardır; bundan dolayı azabları hafifletilmez ve kendilerine yardım edilmez.
Ali Fikri Yavuz : Bunlar ahireti dünya hayatına satmış kimselerdir. Onun için bunlardan azâb hafifletilmez ve kendilerine yardım da edilmez.
Bekir Sadak : Onlar ahiret karsilginda dunya hayatini satin alan kimselerdir, bu yuzden azablari hafifletilmez, onlar yardim da gormezler. *
Celal Yıldırım : İşte onlar dünya hayatını âhirete karşılık satın alan kimselerdir. Bunun için azâb onlardan hafifletilmez ve onlar yardım da olunmazlar.
Diyanet İşleri : Onlar, ahireti verip dünya hayatını satın alan kimselerdir. Artık bunlardan azap hiç hafifletilmez. Onlara yardım da edilmez.
Diyanet İşleri (eski) : Onlar ahiret karşılığında dünya hayatını satın alan kimselerdir, bu yüzden azabları hafifletilmez, onlar yardım da görmezler.
Diyanet Vakfi : İşte onlar, ahirete karşılık dünya hayatını satın alan kimselerdir. Bu yüzden ne azapları hafifletilecek ne de kendilerine yardım edilecektir.
Edip Yüksel : Onlar, ahiret karşılığında dünya hayatını satın alan kimselerdir. Bu yüzden azapları hafifletilmez ve kendilerine yardım edilmez.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Bunlar ahireti, dünya hayatına satmış kimselerdir. Onun için bunlardan azap hafifletilmez ve kendilerine bir yerden yardım da gelmez.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Bunlar, ahireti dünya hayatına satmış kimselerdir. Onun için bunlardan azap hafifletilmez ve kendilerine bir yardım da yapılmaz.
Elmalılı Hamdi Yazır : Bunlar Ahıreti dünya hayatına satmış kimselerdir, onun için bunlardan azab hafiflendirilmez ve kendilerine bir yardım da olunmaz
Fizilal-il Kuran : Bunlar Ahiret karşılığında dünya hayatını satın almış kimselerdir. Bu yüzden onların ne azabı hafifletilecek ve ne de kendilerine yardım edilecektir.
Gültekin Onan : İşte bunlar, ahiret karşılığında dünya hayatını satın alan kimselerdir. Bu yüzden / bundan dolayı azapları hafifletilmez ve kendilerine yardım edilmez (yunsarun).
Hakkı Yılmaz : İşte onlar, âhiret karşılığında basit dünya yaşamını satın almış kimselerdir. Artık bunlardan azap hafifletilmez, onlar yardım da olunmazlar.
Hasan Basri Çantay : Onlar âhirete bedel dünyâ hayatını satın almış kimselerdir. Bundan dolayı kendilerinden azâb kaldırılıb hafifletilmeyecek, onlara yardım da edilmeyecekdir.
Hayrat Neşriyat : İşte onlar, âhiret karşılığında dünya hayâtını satın alanlardır. Bu yüzden onlardan azab hafifletilmez ve onlar (o gün) yardım olunmazlar.
İbni Kesir : İşte onlar, ahirete karşı dünya hayatını satın almış olanlardır. Bu yüzden kendilerinden azab kaldırılıp, hafifletilmeyecek, yardım da yapılmayacaktır.
İskender Evrenosoğlu : İşte onlar öyle kimselerdir ki, dünya hayatını ahirete karşı satın almışlardır. Bu sebeple azap onlardan hafifletilmez ve onlar yardım da olunmazlar .
Muhammed Esed : Ahiret hayatı karşılığında bu dünya hayatını satın alanlar var ya, işte böylelerinin azabı hafifletilmeyecek ve onlara yardım edilmeyecektir.
Ömer Nasuhi Bilmen : İşte onlar öyle bir gürûhtur ki, ahiret mukabilinde dünya hayatını satın almışlardır. Binaenaleyh onlardan azap hafiflendirilmeyecektir. Ve onlara yardım da olunmayacaktır.
Ömer Öngüt : Onlar ahiret karşılığında dünyâ hayatını satın alan kimselerdir. Bu yüzden azapları hafifletilmez, onlar yardım da görmezler.
Şaban Piriş : İşte onlar, ahireti satıp, dünya hayatını satın alan kimselerdir. Onlardan azap hiç hafifletilmeyecektir. Ve onlar, hiç bir yardım da göremeyeceklerdir.
Suat Yıldırım : İşte onlar âhiretlerini verip, karşılığında dünya hayatını satın almışlardır. Onun için, bunların cezası asla hafifletilmez, kendilerine yardım da edilmez.
Süleyman Ateş : İşte onlar, âhireti verip dünyâ hayâtını satın alan kimselerdir. Onlardan azâb hiç hafifletilmez ve onlara hiç yardım edilmez.
Tefhim-ul Kuran : İşte bunlar, ahirete karşılık dünya hayatını satın alanlardır; bundan dolayı azabları hafifletilmez ve kendilerine yardım edilmez.
Ümit Şimşek : Öyleleri, âhireti dünya hayatıyla değiştiren kimselerdir. Onların azabı hiç hafiflemez; kimseden yardım da görmezler.
Yaşar Nuri Öztürk : İşte bunlar, âhıret karşılığında dünyayı satın alan kişilerdir. Azap, hafifletilmeyecektir onlardan. Hiç bir şekilde yardım da edilmeyecektir onlara.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}