» 2 / Bakara  80:

Kuran Sırası: 2
İniş Sırası: 87
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286

 » 2 / Bakara  Suresi: 80
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. وَقَالُوا (VGELVE) = ve ḳālū : Bir de dediler ki
2. لَنْ (LN) = len : asla
3. تَمَسَّنَا (TMSNE) = temessenā : bize dokunmayacaktır
4. النَّارُ (ELNER) = n-nāru : ateş
5. إِلَّا (ÎLE) = illā : dışında
6. أَيَّامًا (ÊYEME) = eyyāmen : gün
7. مَعْدُودَةً (MAD̃VD̃T) = meǎ'dūdeten : sayılı birkaç
8. قُلْ (GL) = ḳul : De ki
9. أَتَّخَذْتُمْ (ÊTḢZ̃TM) = etteḣaƶtum : aldınız mı?
10. عِنْدَ (AND̃) = ǐnde : katında
11. اللَّهِ (ELLH) = llahi : Allah
12. عَهْدًا (AHD̃E) = ǎhden : bir söz (bu hususta)
13. فَلَنْ (FLN) = felen : öyleyse
14. يُخْلِفَ (YḢLF) = yuḣlife : dönmez
15. اللَّهُ (ELLH) = llahu : Allah
16. عَهْدَهُ (AHD̃H) = ǎhdehu : sözünden
17. أَمْ (ÊM) = em : yoksa
18. تَقُولُونَ (TGVLVN) = teḳūlūne : söylüyorsunuz
19. عَلَى (AL) = ǎlā : hakkında
20. اللَّهِ (ELLH) = llahi : Allah
21. مَا (ME) = mā : bir şey
22. لَا (LE) = lā :
23. تَعْلَمُونَ (TALMVN) = teǎ'lemūne : bilmediğiniz
Bir de dediler ki | asla | bize dokunmayacaktır | ateş | dışında | gün | sayılı birkaç | De ki | aldınız mı? | katında | Allah | bir söz (bu hususta) | öyleyse | dönmez | Allah | sözünden | yoksa | söylüyorsunuz | hakkında | Allah | bir şey | | bilmediğiniz |

[GVL] [] [MSS] [NVR] [] [YVM] [AD̃D̃] [GVL] [EḢZ̃] [AND̃] [] [AHD̃] [] [ḢLF] [] [AHD̃] [] [GVL] [] [] [] [] [ALM]
VGELVE LN TMSNE ELNER ÎLE ÊYEME MAD̃VD̃T GL ÊTḢZ̃TM AND̃ ELLH AHD̃E FLN YḢLF ELLH AHD̃H ÊM TGVLVN AL ELLH ME LE TALMVN

ve ḳālū len temessenā n-nāru illā eyyāmen meǎ'dūdeten ḳul etteḣaƶtum ǐnde llahi ǎhden felen yuḣlife llahu ǎhdehu em teḳūlūne ǎlā llahi teǎ'lemūne
وقالوا لن تمسنا النار إلا أياما معدودة قل أتخذتم عند الله عهدا فلن يخلف الله عهده أم تقولون على الله ما لا تعلمون

 » 2 / Bakara  Suresi: 80
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
وقالوا ق و ل | GVL VGELVE ve ḳālū Bir de dediler ki And they say,
لن | LN len asla """Never"
تمسنا م س س | MSS TMSNE temessenā bize dokunmayacaktır will touch us
النار ن و ر | NVR ELNER n-nāru ateş the Fire
إلا | ÎLE illā dışında except
أياما ي و م | YVM ÊYEME eyyāmen gün (for) days
معدودة ع د د | AD̃D̃ MAD̃VD̃T meǎ'dūdeten sayılı birkaç "numbered."""
قل ق و ل | GVL GL ḳul De ki Say,
أتخذتم ا خ ذ | EḢZ̃ ÊTḢZ̃TM etteḣaƶtum aldınız mı? """Have you taken"
عند ع ن د | AND̃ AND̃ ǐnde katında from
الله | ELLH llahi Allah Allah
عهدا ع ه د | AHD̃ AHD̃E ǎhden bir söz (bu hususta) a covenant,
فلن | FLN felen öyleyse so never
يخلف خ ل ف | ḢLF YḢLF yuḣlife dönmez will break
الله | ELLH llahu Allah Allah
عهده ع ه د | AHD̃ AHD̃H ǎhdehu sözünden His Covenant?
أم | ÊM em yoksa Or
تقولون ق و ل | GVL TGVLVN teḳūlūne söylüyorsunuz (do) you say
على | AL ǎlā hakkında against
الله | ELLH llahi Allah Allah
ما | ME bir şey what
لا | LE not
تعلمون ع ل م | ALM TALMVN teǎ'lemūne bilmediğiniz "you know?"""

2:80 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

Bir de dediler ki | asla | bize dokunmayacaktır | ateş | dışında | gün | sayılı birkaç | De ki | aldınız mı? | katında | Allah | bir söz (bu hususta) | öyleyse | dönmez | Allah | sözünden | yoksa | söylüyorsunuz | hakkında | Allah | bir şey | | bilmediğiniz |

[GVL] [] [MSS] [NVR] [] [YVM] [AD̃D̃] [GVL] [EḢZ̃] [AND̃] [] [AHD̃] [] [ḢLF] [] [AHD̃] [] [GVL] [] [] [] [] [ALM]
VGELVE LN TMSNE ELNER ÎLE ÊYEME MAD̃VD̃T GL ÊTḢZ̃TM AND̃ ELLH AHD̃E FLN YḢLF ELLH AHD̃H ÊM TGVLVN AL ELLH ME LE TALMVN

ve ḳālū len temessenā n-nāru illā eyyāmen meǎ'dūdeten ḳul etteḣaƶtum ǐnde llahi ǎhden felen yuḣlife llahu ǎhdehu em teḳūlūne ǎlā llahi teǎ'lemūne
وقالوا لن تمسنا النار إلا أياما معدودة قل أتخذتم عند الله عهدا فلن يخلف الله عهده أم تقولون على الله ما لا تعلمون

[ق و ل] [] [م س س] [ن و ر] [] [ي و م] [ع د د] [ق و ل] [ا خ ذ ] [ع ن د] [] [ع ه د] [] [خ ل ف] [] [ع ه د] [] [ق و ل] [] [] [] [] [ع ل م]

 » 2 / Bakara  Suresi: 80
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
وقالوا ق و ل | GVL VGELVE ve ḳālū Bir de dediler ki And they say,
Vav,Gaf,Elif,Lam,Vav,Elif,
6,100,1,30,6,1,
REM – prefixed resumption particle
V – 3rd person masculine plural perfect verb
PRON – subject pronoun
الواو استئنافية
فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
لن | LN len asla """Never"
Lam,Nun,
30,50,
NEG – negative particle
حرف نفي
تمسنا م س س | MSS TMSNE temessenā bize dokunmayacaktır will touch us
Te,Mim,Sin,Nun,Elif,
400,40,60,50,1,
V – 3rd person feminine singular imperfect verb, subjunctive mood
PRON – 1st person plural object pronoun
فعل مضارع منصوب و«نا» ضمير متصل في محل نصب مفعول به
النار ن و ر | NVR ELNER n-nāru ateş the Fire
Elif,Lam,Nun,Elif,Re,
1,30,50,1,200,
N – nominative feminine noun
اسم مرفوع
إلا | ÎLE illā dışında except
,Lam,Elif,
,30,1,
EXP – exceptive particle
أداة استثناء
أياما ي و م | YVM ÊYEME eyyāmen gün (for) days
,Ye,Elif,Mim,Elif,
,10,1,40,1,
N – accusative masculine plural indefinite noun
اسم منصوب
معدودة ع د د | AD̃D̃ MAD̃VD̃T meǎ'dūdeten sayılı birkaç "numbered."""
Mim,Ayn,Dal,Vav,Dal,Te merbuta,
40,70,4,6,4,400,
ADJ – accusative feminine singular indefinite passive participle
صفة منصوبة
قل ق و ل | GVL GL ḳul De ki Say,
Gaf,Lam,
100,30,
V – 2nd person masculine singular imperative verb
فعل أمر
أتخذتم ا خ ذ | EḢZ̃ ÊTḢZ̃TM etteḣaƶtum aldınız mı? """Have you taken"
,Te,Hı,Zel,Te,Mim,
,400,600,700,400,40,
INTG – prefixed interrogative alif
V – 2nd person masculine plural (form VIII) perfect verb
PRON – subject pronoun
الهمزة همزة استفهام
فعل ماض والتاء ضمير متصل في محل رفع فاعل
عند ع ن د | AND̃ AND̃ ǐnde katında from
Ayn,Nun,Dal,
70,50,4,
LOC – accusative location adverb
ظرف مكان منصوب
الله | ELLH llahi Allah Allah
Elif,Lam,Lam,He,
1,30,30,5,
"PN – genitive proper noun → Allah"
لفظ الجلالة مجرور
عهدا ع ه د | AHD̃ AHD̃E ǎhden bir söz (bu hususta) a covenant,
Ayn,He,Dal,Elif,
70,5,4,1,
N – accusative masculine indefinite noun
اسم منصوب
فلن | FLN felen öyleyse so never
Fe,Lam,Nun,
80,30,50,
REM – prefixed resumption particle
NEG – negative particle
الفاء استئنافية
حرف نفي
يخلف خ ل ف | ḢLF YḢLF yuḣlife dönmez will break
Ye,Hı,Lam,Fe,
10,600,30,80,
V – 3rd person masculine singular (form IV) imperfect verb, subjunctive mood
فعل مضارع منصوب
الله | ELLH llahu Allah Allah
Elif,Lam,Lam,He,
1,30,30,5,
"PN – nominative proper noun → Allah"
لفظ الجلالة مرفوع
عهده ع ه د | AHD̃ AHD̃H ǎhdehu sözünden His Covenant?
Ayn,He,Dal,He,
70,5,4,5,
N – accusative masculine noun
PRON – 3rd person masculine singular possessive pronoun
اسم منصوب والهاء ضمير متصل في محل جر بالاضافة
أم | ÊM em yoksa Or
,Mim,
,40,
CONJ – coordinating conjunction
حرف عطف
تقولون ق و ل | GVL TGVLVN teḳūlūne söylüyorsunuz (do) you say
Te,Gaf,Vav,Lam,Vav,Nun,
400,100,6,30,6,50,
V – 2nd person masculine plural imperfect verb
PRON – subject pronoun
فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
على | AL ǎlā hakkında against
Ayn,Lam,,
70,30,,
P – preposition
حرف جر
الله | ELLH llahi Allah Allah
Elif,Lam,Lam,He,
1,30,30,5,
"PN – genitive proper noun → Allah"
لفظ الجلالة مجرور
ما | ME bir şey what
Mim,Elif,
40,1,
REL – relative pronoun
اسم موصول
لا | LE not
Lam,Elif,
30,1,
NEG – negative particle
حرف نفي
تعلمون ع ل م | ALM TALMVN teǎ'lemūne bilmediğiniz "you know?"""
Te,Ayn,Lam,Mim,Vav,Nun,
400,70,30,40,6,50,
V – 2nd person masculine plural imperfect verb
PRON – subject pronoun
فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |وَقَالُوا: Bir de dediler ki | لَنْ: asla | تَمَسَّنَا: bize dokunmayacaktır | النَّارُ: ateş | إِلَّا: dışında | أَيَّامًا: gün | مَعْدُودَةً: sayılı birkaç | قُلْ: De ki | أَتَّخَذْتُمْ: aldınız mı? | عِنْدَ: katında | اللَّهِ: Allah | عَهْدًا: bir söz (bu hususta) | فَلَنْ: öyleyse | يُخْلِفَ: dönmez | اللَّهُ: Allah | عَهْدَهُ: sözünden | أَمْ: yoksa | تَقُولُونَ: söylüyorsunuz | عَلَى: hakkında | اللَّهِ: Allah | مَا: bir şey | لَا: | تَعْلَمُونَ: bilmediğiniz |
Kırık Meal (Harekesiz) : |وقالوا WGELWE Bir de dediler ki | لن LN asla | تمسنا TMSNE bize dokunmayacaktır | النار ELNER ateş | إلا ÎLE dışında | أياما ÊYEME gün | معدودة MAD̃WD̃T sayılı birkaç | قل GL De ki | أتخذتم ÊTḢZ̃TM aldınız mı? | عند AND̃ katında | الله ELLH Allah | عهدا AHD̃E bir söz (bu hususta) | فلن FLN öyleyse | يخلف YḢLF dönmez | الله ELLH Allah | عهده AHD̃H sözünden | أم ÊM yoksa | تقولون TGWLWN söylüyorsunuz | على AL hakkında | الله ELLH Allah | ما ME bir şey | لا LE | تعلمون TALMWN bilmediğiniz |
Kırık Meal (Okunuş) : |ve ḳālū: Bir de dediler ki | len: asla | temessenā: bize dokunmayacaktır | n-nāru: ateş | illā: dışında | eyyāmen: gün | meǎ'dūdeten: sayılı birkaç | ḳul: De ki | etteḣaƶtum: aldınız mı? | ǐnde: katında | llahi: Allah | ǎhden: bir söz (bu hususta) | felen: öyleyse | yuḣlife: dönmez | llahu: Allah | ǎhdehu: sözünden | em: yoksa | teḳūlūne: söylüyorsunuz | ǎlā: hakkında | llahi: Allah | : bir şey | : | teǎ'lemūne: bilmediğiniz |
Kırık Meal (Transcript) : |VGELVE: Bir de dediler ki | LN: asla | TMSNE: bize dokunmayacaktır | ELNER: ateş | ÎLE: dışında | ÊYEME: gün | MAD̃VD̃T: sayılı birkaç | GL: De ki | ÊTḢZ̃TM: aldınız mı? | AND̃: katında | ELLH: Allah | AHD̃E: bir söz (bu hususta) | FLN: öyleyse | YḢLF: dönmez | ELLH: Allah | AHD̃H: sözünden | ÊM: yoksa | TGVLVN: söylüyorsunuz | AL: hakkında | ELLH: Allah | ME: bir şey | LE: | TALMVN: bilmediğiniz |
Abdulbaki Gölpınarlı : Dediler ki: Ateş, bizi yaksa bile birkaç gün yakar. De ki: Allah'tan bir söz mü aldınız? Aldınızsa Allah sözünden hiç dönmez. Yoksa Allah hakkında bilmediğiniz şeyi mi söylüyorsunuz?
Adem Uğur : İsrailoğulları: Sayılı birkaç gün müstesna, bize ateş dokunmayacaktır, dediler. De ki (onlara): Siz Allah katından bir söz mü aldınız -ki Allah sözünden caymaz-, yoksa Allah hakkında bilmediğiniz şeyleri mi söylüyorsunuz?
Ahmed Hulusi : Ve dahi onlar dedi ki: "Sayılı günler ötesinde ateş bizi yakmayacak!" De ki onlara: "İndAllâh'tan (hakikatinizden gelen bir) söz mü aldınız? Allâh asla sözünden dönmez! Oysa siz Allâh hakkında uydurma şeyler konuşuyorsunuz!"
Ahmet Tekin : Bir de İsrâiloğulları: 'Sayılı birkaç günün dışında bize asla Cehennem ateşi dokunmayacaktır' dediler. Sen de: 'Siz Allah’tan bir taahhüt, bir söz mü aldınız? Eğer böyleyse, Allah asla sözünden dönmez. Yoksa Allah adına bilmeyeceğiniz şeyleri mi söylüyorsunuz?' de.
Ahmet Varol : Onlar (İsrailoğulları) yine: 'Bize sadece sayılı günlerde ateş dokunacaktır' dediler. Onlara: 'Siz Allah katından bir söz mü aldınız? Şüphesiz Allah verdiği sözden dönmez. Yoksa Allah hakkında bilmediğiniz şeyleri mi söylüyorsunuz?' de.
Ali Bulaç : Dediler ki: "Sayılı günlerin dışında, ateş asla bize değmeyecektir." De ki: "Allah katından bir ahid mi aldınız? -ki Allah asla ahdinden dönmez- Yoksa Allah'a karşı bilmediğiniz bir şeyi mi söylüyorsunuz?"
Ali Fikri Yavuz : O yahûdiler: “-Bize sayılı bir kaç günden başka asla cehennem ateşi dokunmaz.” dediler. Ey Habibim, onlara de ki, size o müddetten daha ziyade azab edilmiyeceğine dair Allah’dan bir vaad mı aldınız? Böyle ise, Allah ahd ve vaadinden asla caymaz. Yoksa Allah’a karşı bilemiyeceğiniz şeyleri mi söylüyorsunuz?
Bekir Sadak : «tes bize sadece sayili birkac gun degecektir", derler; sor, «Allah katindan siz soz mu aldiniz?", eger oyle ise Allah sozunden caymayacaktir» «Yoksa Allah'a karsi bilmediginiz bir sey mi soyluyorsunuz?»
Celal Yıldırım : (Yahudiler) «Ateş bize ancak sayılı birkaç gün dokunacaktır» dediler. De ki: Allah katından bir söz mü aldınız? ki böyle bir şey varsa, Allah verdiği sözünden asla caymaz Yoksa Allah'a karşı bilmediğiniz şeyi mi (uydurup) söylüyorsunuz?!
Diyanet İşleri : Bir de dediler ki: “Bize ateş, sayılı birkaç günden başka asla dokunmayacaktır.” Sen onlara de ki: “Siz bunun için Allah’tan söz mü aldınız? -Eğer böyle ise, Allah verdiği sözden dönmez-. Yoksa siz Allah’a karşı bilemeyeceğiniz şeyleri mi söylüyorsunuz?”
Diyanet İşleri (eski) : 'Ateş bize sadece sayılı birkaç gün değecektir', derler; sor, 'Allah katından siz söz mü aldınız?', eğer öyle ise Allah sözünden caymayacaktır. 'Yoksa Allah'a karşı bilmediğiniz bir şey mi söylüyorsunuz?'
Diyanet Vakfi : İsrailoğulları: Sayılı birkaç gün müstesna, bize ateş dokunmayacaktır, dediler. De ki (onlara): Siz Allah katından bir söz mü aldınız -ki Allah sözünden caymaz-, yoksa Allah hakkında bilmediğiniz şeyleri mi söylüyorsunuz?
Edip Yüksel : 'Sayılı birkaç gün dışında ateş bize değmeyecek,' dediler. De ki: 'ALLAH'tan böyle bir söz mü aldınız -ki ALLAH verdiği sözden dönmez- yoksa ALLAH adına bilmediğiniz bir şeyi mi söylüyorsunuz?'
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Bir de dediler ki: «Bize sayılı birkaç günden başka asla ateş azabı dokunmaz». De ki; «Siz Allah'dan bir ahit mi aldınız? Böyle ise Allah sözünden dönmez. Yoksa siz Allah'a karşı bilemeyeceğiniz şeyleri mi söylüyorsunuz?»
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Bir de dediler ki: «Bize sayılı bir kaç günden başka asla ateş dokunmaz.» Siz de: «Allah'tan bir teminat mı aldınız? Böyle ise Allah kesinlikle sözünden caymaz, yoksa Allah'a karşı bilemeyeceğiniz şeyleri mi söylüyorsunuz?»
Elmalılı Hamdi Yazır : Bir de dediler: Bize sayılı bir kaç günden maada asla ateş dokunmaz. Siz de Allahtan bir ahit aldınız mı? Böyle ise Allah asla ahdinde hulfetmez, yoksa Allaha karşı bilemiyeceğiniz şeyleri mi söylüyorsunuz?
Fizilal-il Kuran : Sayılı günlerden başka katiyyen bize ateş dokunmayacak dediler. De ki; 'Allah'tan bu yönde söz mü aldınız - ki Allah asla sözünden caymaz- yoksa Allah hakkında bilmediğiniz bir şeyi mi söylüyorsunuz?
Gültekin Onan : "Sayılı birkaç gün dışında ateş bize değmeyecek" dediler. De ki: "Tanrı'dan böyle bir söz mü (ahid) aldınız -ki Tanrı sözünden (ahid) dönmez- yoksa Tanrı'ya karşı bilmediğiniz bir şeyi mi / bilmediğinizi mi söylüyorsunuz?"
Hakkı Yılmaz : Ve onlar dediler ki: “Sayılı birkaç gün dışında ateş bize asla dokunmayacaktır.” De ki: “Allah'tan garanti içeren bir söz mü aldınız? Allah, verdiği söze asla ters düşmez. Yoksa siz, Allah'a karşı bilmediğiniz şeyleri mi söylüyorsunuz?”
Hasan Basri Çantay : (Peygamber onları Cehennemle korkutduğu zaman da : «Atalarımızın buzağıye tapdıkları) sayılı (ve mahdud) günlerden (kırk günden) başka (fazla) bize kat'iyyen Cehennem (azabı) dokunmayacak» dediler. Söyle (Habîbim) ki: «Allah katından (bu hususda) bir ahdi mi elde etdiniz? (Ondan böyle bir sözü mü aldınız?) ki Allah ahdinden asla caymaz yoksa Allaha karşı bilmeyeceğiniz bir şey'i mi söylüyorsunuz?».
Hayrat Neşriyat : Hem: 'Sayılı birkaç günden başka bize ateş aslâ dokunmayacaktır!' dediler. (Ey Resûlüm! Onlara) de ki: '(Buna dâir) Allah katından bir söz mü aldınız, ki Allah sözünden aslâ dönmez, yoksa Allah’a karşı bilemeyeceğiniz şeyleri mi söylüyorsunuz?'
İbni Kesir : Sayılı günlerden başka asla bize ateş dokunmayacaktır dediler. Deki: Siz Allah katından bir söz mü aldınız? Öyleyse Allah asla sözünden caymaz. Yoksa Allah'a karşı bilmediğiniz bir şey mi söylüyorsunuz.
İskender Evrenosoğlu : Ve (emaniyeye tâbî olanlar): “Ateş bize, sayılı günlerden başka asla dokunmayacak (günahlarımız kadar yanıp cennete gireceğiz).” dediler. De ki: “Allah'ın katından bir ahd mi edindiniz?” O taktirde (Eğer böyle bir ahd almışsanız) Allah, ahdinden asla dönmez. Yoksa Allah'a karşı bilmediğiniz bir şey mi söylüyorsunuz?
Muhammed Esed : Ve onlar: "Ateş bize birkaç günden fazla dokunmaz" derler. De ki (onlara): "Allah'tan bir söz mü aldınız -çünkü Allah hiçbir zaman sözünden caymaz- yoksa asla bilemeyeceğiniz bir şeyi mi Allah'a isnat ediyorsunuz?"
Ömer Nasuhi Bilmen : Ve dediler ki: «Bizlere birkaç sayılı günden başka cehennem ateşi temas etmeyecektir. De ki: «Siz Allah'ın huzurunda bir ahid mi aldınız? Elbet de Allah Teâlâ ahdinde hulf etmez. Yoksa bilmeyeceğiniz bir şeyi Cenâb-ı Hakk'a isnad edip söylüyor musunuz»
Ömer Öngüt : Bir de dediler ki: “Sayılı bir kaç gün dışında cehennem ateşi bize dokunmaz. ” De ki: “Siz Allah katından bir söz mü aldınız? Öyle ise Allah aslâ sözünden caymaz. Yoksa sizler Allah'a karşı bilmediğiniz bir şeyi mi söylüyorsunuz?”
Şaban Piriş : -Ateş bize sayılı bir kaç günden başka dokunmayacaktır, derler. Onlara: -Allah katından bir söz mü aldınız? Eğer, öyle ise Allah sözünden dönmez; yoksa Allah hakkında bilmediğiniz bir şey mi söylüyorsunuz? de.
Suat Yıldırım : Bir de derler ki: "Cehennem ateşi, sayılı birkaç gün dışında bize asla dokunmayacak." De ki: "Buna dair Allah’tan garanti mi aldınız? Aldıysanız ne âla, Allah vâdinden asla caymaz." Yoksa kesin bilmediğiniz şeyi mi Allah adına söylüyorsunuz?
Süleyman Ateş : Bir de dediler ki: "Sayılı birkaç gün dışında bize ateş dokunmayacaktır." De ki: "Allah'tan (bu hususta) bir söz mü aldınız. şâyet öyle ise Allâh verdiği sözden dönmez-yoksa Allâh hakkında bilmediğiniz bir şey mi söylüyorsunuz?
Tefhim-ul Kuran : Derler ki: «Sayılı günlerin dışında, ateş bize değmeyecektir.» De ki: «Allah katından bir ahid mi aldınız? -ki Allah asla va'dinden dönmez- Yoksa Allah'a karşı bilmediğinizi mi söylüyorsunuz?»
Ümit Şimşek : Bir de, 'Sayılı günlerden başka bize ateş dokunmaz' dediler. Sen de ki: Allah katından bir söz mü aldınız-eğer öyleyse Allah sözünden dönmez-yoksa Allah hakkında bilmediğiniz şeyi mi söylüyorsunuz?
Yaşar Nuri Öztürk : Dediler ki: "Sayılı birkaç gün dışında ateş bize asla dokunmayacaktır." De ki: "Allah'tan bir ahit mi aldınız! Allah, ahdine asla ters düşmez. Yoksa siz Allah'a isnat ederek, bilmediğiniz şeyleri mi söylüyorsunuz?"


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}